BATMAN’IN SAHİBİ KİM?

21-06-2015

Ramazan Ay’ında hiçbir kurum ve hayırsever tarafından Batman’da iftar çadırı kurulmaması, sosyal medyada ve kamuoyunda ciddi tartışmalara neden oldu.

Kimisi bir Ramazan çadırının açılmadığı Batman’ı sahipsiz kent ilan ederken, kimisi de Ramazan çadırı yerine farklı etkinlik ve yardımların yapılmasının daha doğru olacağını söylüyor.

Ama Ramazan çadırının açılmamasını eksiklik, sahipsizlik ve duyarsızlık olarak görenler çoğunluktadır.

Ramazan çadırını yoksullara yemek dağıtma yeri olarak görmemek gerekir. İftar çadırları işlevsel olarak birbirini tanımayan ve her kesimden insanların bir arada olup iftar açtığı dayanışma açısından önemli bir araçtır.

Bu pencereden bakınca iftar çadırları, Ramazan Ay’ında her kent için gerekli ve önemlidir.

Dolayısı ile Batman’da bu Ramazan’da iftar çadırının açılmaması da bir eksikliktir.

Diğer il ve içlerde bu tür etkinliklere genelde Belediye, Valilik ve Kaymakamlıklar öncülük yapıyor, işadamları ve hayırseverler de katkı sunuyor.

Nüfusu 400 bine dayanmış bir kentte ise iftar çadırı, gerekli ve zaruridir bir bakıma.

Bir kurumun öncülüğü, hayırseverler ile işadamlarının birer gün masrafları karşılaması sonucu rahatlıkla bir iftar çadırı açılabilirdi.

Bu gibi meselelerin tartışma konusu yapılması bile ne kadar sıradan meselelerle meşgul edildiğimizi gözler önüne seriyor.

Bu Ramazan’da neden bir iftar çadırı açılmadı” konusu tartışılıp gündem oluyorsa vay halimize…

İftar çadırı ile ilgili tartışmalar başladığında yetkililerden de ilginç yanıtlar geldi.

Neymiş kentimizde bir sürü yoksul ve mülteci varmış, yok efendim Rojava’daki savaş mağdurlarına Ramazan yardımlarını kuru gıda olarak ulaştıracaklarmış!

Buna hiç kimsenin itirazı yok.

Ancak Ramazan’da mağdurlara yardımda bulunmak, dayanışma içerisinde bir iftar çadırı açmaya engel değildir, olamamalıdır.

İftar çadırının açılmamasının bir nedeni varsa o da plansızlık, programsızlık, hedefsizlik ve beceriksizliktir.

İftar çadırı organizasyonu için bu kentte işbirliği ve dayanışma gösterilmemesi haklı olarak Batman’da sahipsiz kent tartışmalarına neden oluyor.

Aslında “sahip” meselesi çok farklı bir mevzu.

“Batman sahipsiz” diyenler her ne kadar bu kentin yönetiminin başındakilerini kastediyorlarsa da aslında sadece yönetim kademesinde değil, genel anlamda böyle bir sorunumuz var.

Batman’ın sahipsizliği, yediden yetmişe herkesin etkisiyle oluşan bir durumdur.

Her şeyden önce hemşerilik hukuku ve kenti sahiplenme noktasında herkesin karnesi zayıflarla dolu.

Bu kentte yaşayanlar kentin sahibi olmak yerine, en kolayı seçiyor ve kendilerini kentin sakini olarak görüyorlar.

“Bu kentin sahibi yok” demek inanın, kendisini kentin sahibi olarak görmemesi demektir.

Bu kentin ortak tapusuna o kentte yaşayan herkes müşterektir ve o kentin sahibi de dolayısı ile herkestir.

“Batman’ın sahibi yok” demek bir bakıma kaçmaktır, kolaycılıktır, yanlıştır.

Batman’ın sahibi sadece bu kenti yönetenler değil, biziz, sizsiniz, hepimiz’iz, hepimiz!

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?