Hani bazı acılar vardır peşinden “Allah düşmanıma vermesin dedirten” işte onlardan biridir Kozluk’un Yankılı köyünde yaşanan acı. Yaşları 11 ile 14 arası değişen ve hepsi 5 kız çocuğunun ölümü bir bayram sabahı tüm Batman’ı değil tüm Türkiye’yi onulmaz bir yasa boğdu.
Bayram şekeri toplamak için çıkan ve hepsi birbirinin kardeşi ya da akrabası olan 5 günahsız çocuk. Kimi sorumlu tutabilirsiniz ki.
Yankılı köyünden beş kız çocuğunun ellerinde şeker toplamaya taşıdıkları poşetleriyle eve döndüklerini göremeyen ve o küçük günahsız çocukların morga kaldırıldığını gören aileleri için nasıl tarifi imkansız bir acıdır.
Bir bayram sabahında şeker toplamaya çıkan beş günahsız kız çocuğu Batman’ın Yankılı köyünden tüm Türkiye’nin gündemine nasıl bir acı olarak düştü. Düşününce.. Rabbim diyorum böyle bir acıyı düşmanıma verme.
***
Kozluk bir yana bayramın ikinci gününde Hasankeyf’ten geçerken Dicle Nehri’ne giren Abdullah Girgin’in adlı genci de Dicle’ye kurban verdik.
Bitmedi Bayram tatili için Denizli'den Batman’a gelen üniversite öğrencisi 22 yaşında ki Enver Çelik arkadaşlarıyla birlikte serinlemek için girdiği Batman Çayı'nda boğuldu.
Trafik kazalarında ölenler ve yaralananlar mı dersiniz. Tüm dünyanın gözü önünde İsrail’in Gazze’ye, masum Filistin halkı üstüne bayram demeden yağdırdığı bombalarla gerçekleştirdiği katliam mı dersiniz.
Rabbim diyorum sen merhamet sahibisin Rabbim diyorum sen işitensin duyansın ve bilirim ki hiçbir kuluna taşıyamayacağı yükü yüklemezsin, bazen güçlü olduğumu da hatırlat. Hani onların bir hesabı var ama bilirim senin de bir hesabın var. Bilirim ama sabırsızlığımı da bağışla Rabbim o hesabını görme beceriksizi gözlerimi aç Rabbim.
Bir Bayram bundan daha fazla ne kadar acı olabilir.
Suda boğulanı, trafikte öleni, Gazze’de bombalarla küçücük evlerine gömülen masum Filistinlileri, adına İslam’ı Müslümanı yakıştıramadığım IŞİD vahşetini unutmak görmemek mümkün olsaydı belki o zaman
Bayramınız Kutlu Olsun.
Derdim.. Ama gelmiyor içimden
***
İyi Bayramlar Ey Hüzün!
Büyüklerin ellerinden,
Küçüklerin gözlerinden,
Beyrut’un toprağından,
Bosna’nın bayrağından,
Ebu Zer’in yalnızlığından,
Bilal-i Habeşi’nin ilk ezanından,
Tarık bin Ziyad’ın kılıcından,
Filistin’li Cafer’in haykırışından,
Gazze’nin gözyaşından,
Öpüyoruz…
İyi bayramlar meleklerin şehri Gazze.
İyi bayramlar utancımız, açlığımız Afrika.
İyi bayramlar Ömer Muhtar’ın soylu çocukları.
İyi bayramlar acının, ölümün başkenti Hama.
İyi bayramlar Recep onbaşı, Salih uzman, er Mehmet.
İyi bayramlar kırılganlıklar, üzüntüler
İyi bayramlar Ey Hüzün…
Gazze'nin gözyaşından öpen bu dizeler Esra Elönü'ye ait.. Esra Elönü’nün Hayy Aksi isimli kitabından "Bizi soracak olursanız." diye başlıyor.
Onun için siz iyi mi sormayın nasıl olduğumuzu.
