CENNET KOKULU ANNELER

15-05-2018

Öyle belli başlı günlere takılıp kalan biri değilim.

Sadece her bir saniye, her bir dakika, her bir saatin değerinin bilinmesi gerektiğine inanıyorum.

Bir tek zamanın değil, bütün değerlerin, insanın yaşamındaki kutsalların kıymetinin bilinmesi gerekir.

Ben böyle bakıyorum hayata.

Öyle de yaşamaya çalışıyorum hayatı.

O yüzden belirli gün ve haftalara çok takılıp kalmıyorum.

Böylesi bir anlayışa sahip olmadığımdan, Pazar günü, ne anneme, ne de çocuklarımın annesine hediye almadım.

Özel gün takıntım olmadığından hediyelik eşya ve çiçek satan pek tanıdığım esnaf da yok bu yüzden.

Sadece özel günlerde değil, normal zamanda da öyle eşya ile gönül alma işleri ile işim olmadığından onlarla aramda hep bir mesafe oldu.

Pazar günü yine özel günlerden biriydi.

Hem de hayattaki en değerli varlık olan Anneler Günüydü.

Annesini yitirmişleri bir hüzün, annesi yaşayanları da bir heyecan, bir sevinç sarmıştı.

Küçük büyük fark etmez, ellerinde hediye olanlar o gün anasınıf öğrencisi kadar duygusallaşmıştı.

Oysa ne yapsak, ne etsek, ne kadar hediye alırsak alalım, annelerin hakkı hiçbir zaman ödenmez.

Hele şehrimin, coğrafyamın annelerinin hakkı hiç ödenmez.

Çocuklar, annelerini mutlu etme telaşına girerken, evladını yitirmiş anneler ise bu telaşı görünce bir kez daha kendilerini öksüz his ettiler.

Her tarafımız tehlike olan bu çağda, kimi anne de canından daha çok sevdiği evlatlarının endişesinden kendisini mutlu hissedemiyordu.

Çünkü anneler savaşlardan, kötülüklerden çocuklarını korumanın ellerinde olmadığını biliyorlar.

Birçok anne anlamsız savaş ve çatışmalarda çok evlat verdi, çok aslan parçası yitirdi.

Oysa ne de çok isterdiler yitirdikleri yiğitlerinin yerine kendileri feda olsaydı.

İşte bu kaygılar ve bu acılar yüzünden buruk bir Anneler Günü daha geride kaldı.

Her senenin tekrarıydı yine bu yıl.

Özünden çok şekilciliğe de kaydı kutlamalar.

Sevgi, saygı minnet plastik kaplı hediyeler veya yapay çiçeklerle ölçülendirilmeye çalışıldı genelde.

Şatafat çok fazlaydı anlayacağınız.

Varsa, birazcık samimiyet o da şatafatın içinde kayboldu sanki.

Oysa sadece ve sadece usulca bir sadakat ve sevgi bekler anneler.

Meseleyi abartan sadece evlatlar değil bazı kurumlar da işi abarttı.

Kendi kriter ve değer ölçülerine göre yılın annesini seçtiler.

Kim kendi annesinin değerini, güzelliğini, sıcaklığını, kokusunu, dokunuşunu, bakışını başkasınki ile değiştirir ki.

Değiştirmez çünkü her evlat için annesi, cennet kokuludur.

Her anne için de evladı, ciğerparesidir.

Bu yüzden değerlere saygı göstermek zarar vermemek gerekir ve sakın Anneler Günü geçti demeyin,..

Çünkü o kutsal değer bir güne sığmıyor ve o gün hiç geçmiyor...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?