Ez başım (ben iyiyim)
Tu Çewani (sen nasılsın)
Gayet masumane iyi niyetli sözcükler bunlar.
Bu sözler hangi dilde söylenirse söylesin güzeldir.
İlk karşılaşma ve selamlaşmadan sonra hal hatır sormak için bu sohbet yapılır.
Bunu neden yazdığıma gelince;
Bu Kürtçe sözlerden dolayı gerçekten bir tutuklu annesine ceza verilmişse çok büyük bir yanlıştır.
İddia şu;
Batman’dan Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan oğlunu ziyarete giden anneye, Kürtçe ‘Çawani başi’ (Nasılsın iyi misin ) dediği için 6 ay görüş yasağı verilmiş.
Bu haberi Batman Medya Gazetesi manşette taşıyınca gerçekten inanmak istemedim. Sonrasında Halkların Demokratik Partisi (HDP) Batman Milletvekilli Necdet İpekyüz, Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan oğlunun görüşüne giden ve başka bir tutukluya Kürtçe ‘Çawanî başî (nasılsın)’ diye selam veren Fatime Demir’e, 6 aylık görüş yasağı verilmesini Meclis’e taşıdı.
Şimdi Adalet Bakanı’nın bu soruya vereceği cevabı merakla bekliyoruz.
Şayet iddialar doğruysa durum son derece vahim.
Çünkü AK Parti İktidarının Türkiye’de demokratikleşme konusunda attığı adımlar içerisinde en çok övündüğü konuların başında, ülkemizde milyonlarca insanın ana dili olan Kürtçeyi yasak olmaktan çıkarası geliyor.
Her ne kadar Kürtçe dilinin yaşatılması için önündeki tüm engeller kaldırılmamışsa da Kürtçe, artık Türkiye’de yasak değil.
Hatta devletin resmi TRT Kürdi Radyo ve TRT Kürdi TV’si bile 24 saat boyunca yayın yapıyor.
Bu yüzden gazete manşetlerinde bu haberi gördüğümde inanmak istemediğimi söyledim.
İç güvenlik politikaları ile paralel olarak Kürtçe dile bakış açısı da zaman zaman değişebiliyor.
Bu süreçte bu iddia gerçekse de fazlada şaşırmamak gerekir.
Yereldeki aktörler keyfi muamelelerle yasak koyabiliyor.
Bu mesele ile ilgili iddiaların ciddi manada araştırılması gerekir.
Şayet iddialar doğruysa kamusal alanlarda Kürtçe yasak olmadığı için cezayı verenler hakkında gerekli yasal işlemler yapılmalıdır.
Bu yaklaşımlar AK Parti’ye de önümüzdeki seçimlerde büyük zarar verir.
Özellikle demokrat ve Kürt oylarını kaybeder.
Son yerel seçimler de gösterdi ki geçmişteki bazı yanlışlardan dolayı demokrat ve Kürt seçmenlerin oyunu kaybeden AK Parti birçok büyük şehirde elinde bulundurduğu belediyeleri kaybetti.
Kürtçe konuşmanın yasaklanması AK Parti’ye tek değil, demokrasimize de zarar verir.
Ben bu yönde umudumu halen koruyorum.
Bu ülkede 12 Eylül döneminde yasak olan ‘çawani başi’ yasak olmaktan çıkmıştır, çıkmalıdır.
Kürtçe yasağı ayıbına bu topraklarda şahit olmamak gerekir.
Bu duygu ve düşünce ile yazımı Kürtçe sözlerle bitirmek istiyorum.
Hun bibin in di xweşi ye de u emaneti xweda bin.
