PKK saflarına 20’nin üzerinde çocuğun katılması veya iddia edildiği gibi zorla kaçırılması ile başlayan tartışma ülkemizde çocuk istismarı tartışmasını kızıştırdı.
Öncelikle şu gerçeği görmek gerekir, ne şekilde olursa olsun çocukların şiddet saflarından, çatışma ortamlarından uzak tutulması gerekir.
Filistinde olsa, Suriye de olsa, İsarail’de de olsa, Türkiye’de de olsa çocuk çocuktur.
Ve hangi amaç, hangi ideal, hangi gaye için olursa çocukları şiddete bulaştırmamak, baskı ve insanlık dışı muamelelere tabi tutmamak gerekir.
Suriye de savaşan gruplara her gün Türkiye’den çocuk yaştan, katılımlar oluyor, bunu görmezden gelip sadece PKK ye öyle veya böyle katılanları görenin niyetinden şüphe edilir.
Çocukları kim ki istismar ediyorsa, şiddete bulaştırıyorsa, şiddet uyguluyorsa iddialarına alet ediyorsa yanlıştır, ayıptır, günahtır ve de vicdansızlık yapıyor.
Türkiye de çocuğa yönelik şiddet ve istismar vakalarının çoğunda sorumlulara karşı gerekli yargılama yapılmıyor, suçlulara hak ettikleri cezalar verilmiyor.
Türkiye’de çocuk haklarının korunması çerçevesinde mevcut yasal düzenlemeler ve cezalar yetersizdir.
Çocuk yaşta evlilik, Çocukların cinsel istismarı ve cinsel sömürüye alet edilmeleri, Çocuğa yönelik şiddet, zorla çalıştırılma, gibi suçlara karşı ciddi manada yaptırımlar uygulanamıyor.
Sadece dağa zorla kaçırılma veya gönüllü gitme tartışması çerçevesinde değil.
Ayırım yapmaksızın 16 yaş altı herkese çocuk olarak bakıp haklarını her zaman savunmak gerekir.
Taşta atsa, sınır köylerinde geçimi için kaçakçılıkta yapsa, dağa da çıksa, ya da çıkarılsa çocuğu çocuk olarak değerlendirmek lazım.
Ceza evlerinde kötü koşullarda, yada uyuşturucu ve uyarıcı madde bağımlısı olmuş, çetelerin eline düşmüş binlerce çocuk var ülkemizde bunları da görmek, soruna çözüm bulmak gerekir..
Hiç bir şekilde çocukların istismar edilmemesi gerekir, burada tüm yetkili ve ilgililere çağrımız "Çocuklara kıymayın efendiler"
