Biliyorum can ciğer dostlarım bu yazıyı okuyunca bana kızacaklar, “yine sana mı kaldı doğruları yazmak?” diyecekler.
Bir de işleri güçleri göstermelik hareketlerde bulunup, her fırsatta şov yapanlar da yine bana saymaya başlayacaklar.
Olsun, ben yine de bildiğim doğruları yazmaya devam edeceğim.
Yazımın başlığından da anlaşılacağı üze yine şu Dolar meselesine değineceğim.
Geçenlerde, Döviz kurlarındaki artışın hayatımızı altüst etmesi üzerine kaleme aldığım yazımda da belirtmiştim, en anlamadığım alandır ekonomi.
Bu alanda çok başarısızım.
İnanın düzenli bir maaşım olmasa, şimdi yokluk içerisinde bir yaşamım olurdu.
Çok şükür ücretli bir işim ve köydeki birkaç parsel araziden gelen gelir sayesinde geçimimizi sağlayıp gidiyoruz ailecek.
Şimdi Dolar ile ilgili neden yazı yazma gereği duyduğuma gelelim;
Dolar’ın 7 TL’yi bulmasından sonra başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere bu ülke yöneticilerinin "dolar bozdurun" çağrıları üzerine eminim ki bu memleketi hesapsız ve karşılıksız seven benim gibiler, ülkenin karşı karşıya olduğu tehlikeyi görüp, gereğini mütevazı bir biçimde yerine getirmişlerdir.
Diğer bir tarafta ise adeta gövde gösterisi ve bu işi şova dönüştürerek ile Dolar bozduranlar oldu tabi.
Ben ise hiç Dolar bozmadım.
Bozmadım çünkü Dolar’ım yoktu ve anımsadığım kadarı ile de hayatımda hiç olmadı.
Dolar’ın 7 Lira’yı bulmasını beklemedim ve sonra da elime yeşilleri alıp döviz bankalarında sıraya girip “dolarınızı bozun” çağrısı yapmadım.
İyi ki de o çelişkiye düşmedim.
Çok utanır ve sıkılırdım bu durum karşısında.
Çünkü bu “dolarınızı bozun” mevzusu bu günün meselesi değildir.
Yılların meselesidir.
Mesela Türk Lirası'nın ABD Doları karşısındaki her değer kaybında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “Dolarlarınızı bozdurun, altın ve Türk Lirası'na çevirin” çağrısı yaptı.
Hatırlatmakta yarar var;
Henüz Dolar, 3 binin altındayken 2 Aralık 2016 tarihinde Ankara'da Otonomi- Otomotiv Ticaret Merkezi açılışında Cumhurbaşkanı Erdoğan, topluma net mesajlar verdi.
Ne demişti bir hatırlayalım;
“Dolarla iş yapmayın, elinizde Dolar bulundurmayın” demişti.
Eminim bu gün döviz banklarında sıraya girenlerden çoğu, o gün ki uyarılara aldırış etmedi.
Dolar’ları ellerinde bulundurmuş olacaklar ki şimdi dolar bozuyorlar.
Bu, övünülecek bir durum mu yoksa utanılacak bir durum mu sizce?
Bana sorarsanız Dolar, 7 Bini bulana kadar Doları elinde bulunduranların da Dolar’ın bu düzeye gelmesinde payı vardır.
O yüzden yeşil paraları eline alıp, döviz bürolarında objektiflere “biz Dolar bozuyoruz deyip” poz vermek, bana göre marifet değildir.
Marifet ve olması gereken, yastık altında Euro ve Dolar’ların olmamasıdır.
Benim yok çok şükür.
O yüzden ne gizli ne de açık bir biçimde Dolar bozmadım.
