FUHUŞLA MÜCADELE KİMİN İŞİ!...

07-03-2018

Batman’da toplumun değerleri açısından en büyük problemlerin başında fuhuş gelmektedir.

Her ne kadar geçmişe oranla Emniyet birimlerinin daha çok bu meseleye el atıp zaman zaman baskınlar ve gözaltılar yapıyorlarsa da bu mesele şehrimizin en önemli mesellerden birisi olarak önümüzde duruyor.

Özelikle 1+1 diye tabir edilen günü birlik evler ile birlikte şehrimizde fuhuşun dahada arttığı gözlemleniyor.

Bu meseleden rahatsız olan insanlar kendince önlemler geliştiriyorlar.

Basında haber oldu geçenlerde şehrimizin Şirinevler Mahallesi Toptancılar Caddesi üzerinde zemin katının cafe, diğer 4 katının fuhuş için kullanıldığı şüphesi üzerine binanın pencere ve kapıları, kimliği belirsiz kişilerce taş ve sopalarla kırılmış, yakılmak istenilmişti.

Yine ayni Mahallede bu kez Batman’da uyuşturucu, fuhuş ve benzeri işler için kullanıldığı belirtilen binanın mühürlenip kapatılması için Şirinevler Mahallesi sakinleri, imza toplayarak, mahallelerinde bu tür ahlaksızlıkları istemediklerini ifade ettiler.

Mahallenin bu kirli pazara karşı tepkisel yaklaşmaları tabi ki değerli ve önemli bir duyarlılıktır.

Hiç kimse fuhuş’u onaylayamaz ve görmezden gelemez.

Bunun için demokratik yol ve yöntemler ile yasal çerçevede her türlü mücadele meşrudur.

Ancak her dileyen kişinin kendi başına buyruk kesip mekan basması, yakıp yıkması bana göre son derece tehlikelidir.

Meseleye bu yaklaşım illerde önü alınmaz sorunlara yol açabilir.

Kendilerine durumdan pay çıkarıp kimsenin kendini yasaların, kanunların ve güvenlik görevlerinin yerine koymaya hakkı yoktur.

Bu şehir insanların birbiri ile meseleleri yüzünden şiddet’ten ölümlerden yeteri kadar çekti çekeceği kadar.

Şimdi de ahlakı değerleri koruma adı altında yakıp yıkma ya yol verilirse bunun sonun nereye varacağını hiç kimse tahmin edemez.

***

Bu nedenle benim Şirinevler Mahalle sakinlerine diyeceğim şudur.

Sakın ola ne gerekçe ile olursa olsun karşısındakini cezalandırmak için yakıp yıkma gibi davranışlar içerisine girmeyin.

Çünkü bu yol ve yöntemler mantık işi değildir.

Elbette Fuhuş’a karşı çıkmak gerekir.

Bunun için özelikle bu tür faaliyetler içerisinde olanlara kiralık olarak mekânlar vermemek gerekir.

Tespiti durumunda deşifre edilmesi ve haklarında işlem yapılması için ilgili kurumlara şikâyet edilmesi gerekir.

Kurumlar harekete geçmeyip işlem yapılmadığı zaman basın açıklamaları, şiddet içermeyen protesto hakkını kullanabilirler.

Elbette sadece kolluk kuvvetlerinin işi değil fuhuşla mücadele.

Ama yasaların uygulanması ve suçluların yargı önüne çıkarılması onların görevidir.

Ancak Toplumun her bireyi bu çürümüşlüğe yol açan sorunla mücadele etmelidir.

Toplumsal algı ve yaklaşım da çok önemlidir.

Yasal düzenlemeler yetersiz ise siyasilerin de gerekli düzenlemenin yapılması için harekete geçmesi gerekir.

Aksaklıklar, yanlışlar ve ihmaller varsa kişi ve kişilere şiddet uygulama hakkını vermez elbette.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?