HASTANELERDEKİ DOLULUK ORANI

21-02-2017

Hastane ve halk sağlığı adı altındaki bu sağlık kurumlarından 7 tanesi hastane, diğerleri ise eski adıyla sağlık ocaklarıdır.

Sabah –Öğle hangi vakitte giderseniz gidin buralarda bir izdihamla karşılaşırsınız.

Sanırsınız ki bütün Batmanlılar işini gücünü bırakmış, hastanelere yığılmış.

Tabi ki kimse keyfinden hastanelere gitmez ama bu denli izdiham da anormal bir durum doğrusu.

Birileri “kış mevsiminde grip ve benzeri salgın hastalıklar yüzünden hastaneler taşıyor” diyebilir.

Ama yaz, kış, ilkbahar, sonbahar fark etmiyor her mevsimde hastanelerde yığılma söz konusudur.

Bu sorun, hastane ve görevli sayısını arttırarak çözülecek bir sorun olarak görülmüyor.

Batmanlılar olarak bu kadar çok hastalanmamızın sebeplerinin araştırılması ve önleyici tedbirlerin alınması gerekir.

Lafa gelince bireyler olarak “sağlık her şeyin başında gelir” deriz.

Ama hastanelerdeki yoğunluğa baktığımızda sağlığımızı pek önemsemediğimiz net bir biçimde ortaya çıkmaktadır.

Tabi ki her insan kendi beden ve ruh sağlığını korumaktan sorumludur.

Ancak şöyle bir de gerçek var; siz sağlığınızı ne kadar korursanız koruyun yaşadığınız yerdeki çevresel etkenler insanı hasta edebiliyor.

Batman’da halk sağlığını etkileyecek o kadar çok çevresel etkenler var ki saymakla bitmez.

Dolaylı ve doğrudan, doğadaki canlıların sağlığını etkileyen en önemli unsurların başında petrol ve türevleri ile birlikte oluşan toprak, hava ve su kirliliği geliyor.

Küresel ısınma ve iklim değişikliklileri,

İçme suları,

Tüketilen gıdaların kalitesiz olması ve sağlıksız beslenme,

Barınma şartları,

Yeşil alanların yetersizliği,

Kamusal alanlarının fiziki koşulları gibi daha birçok önemli etken, halk sağlığına olumsuz etki ediyor.

Anlayacağınız hastalığa zemin hazırlayan birçok neden var etrafımızda.

Bu nedenlerin ortadan kaldırılması için ise ciddi manada bir mücadele söz konusu değildir.

Ne vatandaş, kendi sağlığını bozan etkenlerle mücadele ediyor ne de kurumlar, yeteri kadar hastalıkların kaynağını kurutmak için yeteri gayreti sarf ediyor. 

Hal böyle olunca hastalananları iyileştirmek için her gün tonlarca ilaç ve tıbbi malzeme tüketiliyor.

Demem şu ki hastane, doktor, hasta bakıcı ve tıbbı malzeme oranını artırmakla bu soruna çözüm bulamayız.

Hastalar için tedavi koşullarını yaratmak yerine, hastalıklara yol açan sebepleri ortadan kaldırmak daha mantıklı ve her bakımdan kazançlı bir yoldur.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?