Havadan sudan bir yazı

Havadan sudan bir yazı
30-08-2023

Havadan sudan konuşulacak memleket değil bizim ki.

Neden derseniz?

Ne havası havadır, sıkar boğar kavurur sizi, ne de suyu su değil kesilmeden durmaz.

O da yetmezmiş gibi şimdi Batman’ın içme suyu havzasını imara açmaya niyetlendiler.

Kim mi? 

Batman Belediyesi yönetimine çöken Kayyum ve ekibi elbette.

Geçen hafta Bir gün gazetesinde yer alan habere göre:

“Batman ili merkez ilçesi havaalanı ve çevresini kapsayan alanda uygulama imar planı, Belediye Meclis'inde onaylandı. Askıya çıkan planın şehrin su ihtiyacını karşılayan Batman Çayı ve havzasını etkileyeceği belirtildi. TMMOB Şehir Plancıları Odası Diyarbakır Şubesi hazırladığı raporla havaalanı uçuş güvenliğini de tehlikeye sokacak imar planı hakkında itirazda bulundu.”

Batman’da STK’ları, uyarı ve tavsiyelerini dikkate alan ve değerlendiren bir Belediye yönetimi var mı dersiniz? Yoksa bölünmüş otoyollar misali politik bölünmeler dahilinde sadece kendi şeridinden akan sivil toplum ve teşkilatlarını gören bir yönetim mi var?

Ama görünen o ki kendi şeridinde akan yandaş STK’ları bile duymuyorlar. O STK’lar bir şey söylediğinden değil ama onlara sormak bile gelmiyor akıllarına.

Batman Belediye Başkanı Mehmet Demir plana itiraz ettiklerini, yapılan itirazın reddedildiğini belirterek İdare Mahkemesi'ne gideceklerini söylüyor ama çok da umutlanmasak mı? Küçük bir umut belki seçim ve oy kaygısından beslenir mi dersiniz?

Hiç sanmıyorum bizde artık gelenekselleşen bilmem kaçıncı Kayyum hamlesine bir yenisi eklenir ve böylece seçim ve yanlış sonuçları bertaraf edilir.

Başta da söylediğimi gibi havadan sudan konuşulacak memleket değil bizimkisi. Hani suya sabuna dokunmadan, eften püften konularda dolanayım, havadan sudan meselelerde gezineyim, kimsenin topuna düşmeyeyim derseniz bile olmuyor. Olmuyor ne yapsan olmuyor.

Hazır elim değmişken suya, sabunu da alayım ele. Bu arada kirli ya da temiz suya ulaşmak da bir mesele ya. Neyse havadan sudan mevzular yeter derim.

Taze bir haber ve gelişmeye dikkatinizi çekmek istiyorum:

“Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, e-Reçetem sistemine 5 dil eklendiğini açıkladı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal medya hesabından paylaştığı mesajda,

e-Reçetem sisteminde test işlemi tamamlanan diller, dün sabah saatlerinde canlı ortama alınmaya başlanmış olup, tüm dillerin (İngilizce, Almanca, Arapça, Fransızca ve Rusça) canlı ortama alınması bugün tamamlanmıştır. Hayırlı olsun.”

Bu kadar mı olur?   Bakan Fahrettin Koca’nın Kürt olduğunu söylerler hep. İnsan kendine ana diline de mi yapar bunu? Hani Türk olsa normal karşılayacağımdan değil ama bu kadar da olmaz ki.

Tabi Türkiye’de yukarıda sayılı beş dilin mensupları, ana dili Kürtçe olanlardan kat be kat fazla herhalde. Yok ama mesele ne? Kürtçenin bizi bölme riski var ya uygulamaya Papua Yeni Gine dili bile girse Kürtçe girmez.

Çünkü hepimizi bütün ülkeyi, hükümeti, devleti, dini, adaleti, vicdanı, erdemi esir almış bir kutsal milliyetçiliğimiz var.

Çünkü mutlu olmak için Türk olmak gerekir diye öğretilmiş bize..

Olabildik mi?

Mutlu muyuz?  

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?