Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mitingini de eklersek toplamda Batman’da 4 miting yapıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mitinginden sonra 27 Mayıs’ta Başbakan Davutoğlu’nun katılımı ile AK Parti mitingi düzenledi 31 Mayıs’ta da Hüda-Par’ın desteklediği bağımsız adayı Aydın Gök miting düzenledi.
7 Haziran seçimlerinin son mitingi ise Batman’da HDP tarafından Salı günü Eş Genel Başkan Selahattin Demirtaş’ın katılımı ile gerçekleştirildi.
Mitingler bir nevi seçimlerin provasıdır.
Bu çerçevede değerlendirdiğimizde HDP’nin dışındaki diğer partilerin provalarının çok başarılı geçtiği söylenemez.
HDP’nin Basın Kavşağındaki mitingine bakacak olursak; Batman, Batman olayı bir siyasi partinin mitinginde böyle bir coşku ve kalabalığı bir arada görmemiştir.
Basın Kavşağındaki kalabalık kesinlikle bir kareye sığdırılacak gibi değildi.
Sahnenin dört bir tarafına büyük bir kitle toplanmıştı.
Farabim Hastanesinin önündeki geniş alan ve Diyarbakır Caddesi Nasıroğlu İş Merkezinin önünde kadar hınca hınç dolmuştu.
Çevredeki binaların üstü, Komando Caddesi, Edip Solmaz Caddesi, Gülistan Caddesi, Eski Sanayi Sitesine doğru uzanan caddelerde ciddi manada bir kalabalık vardı.
Mitinge katılanların tümü yüzünü sahneyi önden görecek gibi dizilmiş olsalardı Batman’ın en geniş caddesi olan Diyarbakır Caddesi Çömçe Kavşağına kadar rahatlıkla dolardı.
HDP mitinginin katılımdan ziyade en büyük özelliği kitlenin coşkusuydu.
Yani alanda bulunanlar izleyici değil destekçiydi.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş sahneye çıktığında karşısındaki kitleyi görünce ilk sözleri şöyleydi “Böylesine bir tablo önünde ne konuşsak ne söylesek az kalır. Laflar, sözler bugün kıyafetsiz kalır. Bugün ben susayım Batman konuşsun. Batman her zaman aceleciydi, bugün sandığı koymuş ve bugün Batman tek yürek olmuş. Önümüzde sadece birkaç gün kaldı. Türkiye'nin dört bir yanında bayram havası olacak, halay horon el ele verecek”
Evet, gerçekten alandaki manzara Batman için tarihi bir gündü.
Bu tablo önünde diğer partilerin bir muhasebe yapmaları gerekir.
Tüm iftira, hakaretlere, baskılara, tehditlere rağmen hala halkın çoğunluğu bu siyasi anlayışı tercih ediyorsa demek ki halkın iradesine saygı gösterilmelidir.
Bu siyasi anlayışa ve anlayışın temsilcilerine yapılan hakaret, çoğunluğa yapılmış sayılır.
Hiçbir güç, tehdit, baskı ve kandırmacayla bu kadar insan bir arada toplanamaz.
Bu yüzden bu siyasi partinin Batman’daki gücünü ve varlığını görmezden gelmek ve kabullenmemek, doğru değildir.
Batman’da sahip olduğu potansiyele ve güce rağmen HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, konuşmasında bütün siyasi anlayışlara karşı son derece olumlu ve saygılı bir dil kullandı.
Demirtaş sadece HDP’nin baraj karşısındaki mağduriyetini dillendirmedi, diğer siyasi partilerin de hakkını savundu ve “Keşke Hüda Par ve Sadet Partisi de baraj takılmadan meclise temsilci göndere bilseydiler” dedi.
Kürtlerin iç barışını sağlama ile ilgili söylediği sözler de yabana atılacak sözler değildi.
“Geçmişte kardeş kavgasında ne acılar yaşadığımızı unutmadık. Bir daha bu tür acıların yaşanmaması için herkesin sorumlu bir şekilde davranması gerekir” sözleri yaşadığımız bu gerilimli günler için söylenecek en doğru ve yerinde sözlerdi.
Mitingde sadece Sayın Demirtaş kardeşlik mesajları vermedi, ilk kez bu siyasal partinin mitinginde polis ve partililer yanyana miting sonuna kadar güvenlik tedbirleri aldılar.
Alanda HDP bayraklarının yanında ilk kez ayyıldızlı Türkiye Bayrakları da dalgalandı.
Müzik eşliğinde halay da çekildi horon da. Herkesin tek ağızdan attığı slogansa “yaşasın yeni yaşam, yaşasın halkların kardeşliği”ydi.
Ne diyelim, Allah bu halkın kardeşliğini bozmasın, kardeşi kardeşe bir daha kırdırmasın, bu topraklarda kalıcı barış hakim olsun.
