HURDACILARA YASAKLANAN KÖY

28-02-2017

Bizler yasaklarla, daha dünyaya ilk gözümüzü açarken tanıştık.

İlk ağlamaya, yürümeye, konuşmaya, koşmaya, okula gitmeye ve sevmeye başladığımızda yaşamımızı güvenceye alma adına yasaklarla tanıştık.

Hayatımızın ayrılmaz bir parçasıdır adeta “Yasak”

O yasak, bu yasak, şu yasak dört yanımız yasaklarla bir yaşam sürdürdük.

Olduk olmadık yerde koca tabelalar çıkıyor önümüze.

Burada park etmek, oturmak, dolaşmak, piknik yapmak yani aklınıza gelecek her şeye insanlar yasak koyabiliyor.

Bir tek “yasak”   yasak değil yaşadığımız bu acılı ve zorlu coğrafyada.

Havamızı kirlettiklerinden temiz hava bile solmak yasak bize bu şehirde.

Her gün yasaklara bir yenisi ekleniyor.

Geçenlerde yerel ve yaygın medyada geniş yer bulan bir yasak daha eklendi yaşamımıza.

Kozluğa Bağlı Samanyolu Köylüleri köyün girişine koca bir levhaya “bu köye hurdacılar giremez” diye bir yazı yazmıştı.

Köyün girişine konulan tabelanın gerekçesini Köy umuhtarı Cevdet Avcı “Köyde bir kaç defa hayvan hırsızlığı oldu ve bu olayı takip ettik. Köye girenler hurdacı adı altında geliyor ve önce keşif yapıyor gecede gelip hayvanlarımızı bulundukları ahırlardan çalıyorlar” sözleri ile açıklıyor.

Yani Samanyolu (Kanikê) Köylüleri, hayvanlarının çalınması olayından hurdacıları sorumlu tutarak böyle bir uygulamayı başlatmış.

Yasakların yaşamımızda sıradanlaştığı bir coğrafyada bu yasak doğrusunu söylemek gerekirse çok ama çok tuhafıma gitti doğrusu.

Yaşanan hırsızlık olayını sadece hurdacılara bağlamak öncelikle doğru değildir.

Köylerinin hırsızlara karşı önlem almaları elbette gerekir.

Ancak artık kullanılmayan paslı, kirli artık eşyalardan ekmeğini çıkaranları potansiyel hırsız yapmak doğru değildir.

Köy Muhtarı kendilerine hurdacı süsü verenlerden şüphelendiklerini söylüyor.

O zaman köylülerin yapması gereken, hurdacı ve hurdacı olmayanı birbirinden ayırıp, niyeti hurda satın almak olmayanların köye girişini yasaklamaktır.

Topyekûn bir yasaklama hele hele köyün girişine “Yasak” levhası asma doğrusu doğru ve mantıklı bir yöntem değildir.

Hem bu tür örnekler başka yasakların önünü de açabilir.

Yarın öbür gün birçok köyde bu ve benzer yasaklar ilan edilebilinir.

Yaşamımızda yeteri yasaklar var zaten bir de böylesi tuhaf yasaklarla uğraşmayalım.

Birbirimizi engellerle, yasaklamalarla boğacağımıza sorunlarımızı çözmek için güven ve özgürlüklere dayalı çözümler bulmalıyız.

Samanyolu Köylülerine önerim bu tabelada yazılı nahoş mesaj yerine daha hoş görülü bir yaklaşımla “köyümüze hoş geldiniz” yazısını yazın.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?