İKİ DERNEK BİRLEŞEMİYOR ARAPLAR NASIL BİRLEŞSİN

20-07-2014

Ne garip ki çıkıp meydanlarda İsrail zulmüne ve katliamlarına ilişkin neden Arapların birleşmediğini neden birlikte hareket edip mücadele etmediğini sorup isyan edenler, STK’lar, her İsrail karşıtı eylemde neden bölük pörçük eylemlere imza attıklarına baksalar cevabını bulurlar.

Batman’da İsrail’in başlattığı katliamı protesto etme de bile Müslümanlar bir araya gelemiyorlarsa daha büyük ölçekte Arap ülkeleri İsrail’e karşı cephe almak Filistin’i savunmak için nasıl birleşebilsinler ki.

Bu her zaman en geçer mazeret olmuştur “Müslümanlar bir araya gelebilse..” Yok artık, Müslümanların bir araya falan geldiği yok.

Bir araya gelmese de olur.

Müslüman yalnız ve tek başına da olsa olur. Kendine inanır ve kendine güvenirse kalabalığın sürüklediği bir fert değil kalabalıkları sürükleyebileceğine inanan bir birey olabilirse..

Ne çok acıya bulandığımızın farkında mısınız, etnik, dini, coğrafi, aidiyetlerimizin tümüne karşı dünyanın gözü önünde yapılan saldırılar ve katliamlar, ortaya dökülen kanın haddi hesabı yok artık.

Ve herkesin yaptığı yanına kar kalıyor gibi. Dünyanın gözü önünde canlı yayında işlenen katliamlara sivil ölümlerine Avrupa ve Amerika’dan destek mesajları yağıyor bu İsrail’in kendini savunma hakkıdır deniliyor.

Suriye ve Irak’ta İslam devleti kurduğu iddiasında bir terör örgütü olan IŞİD masum Kürt ve Araplara dönük katliamlarını cihad olarak tanımlıyor.

İslamın birinci elden savunucusu görünümünde olan İran’ın ise mezhepdaşı bir cani olan Esed’e destek vermekten başka bir derdi yok gibi.

Türkiye’ye gelince halkın canı yanıyor ve siyasetçiler bu yanıklar üzerinden politika yapıyor. Ötekiler yani İsrail’le kirli ilişkileri olduğu iddia edilen cemaat, paralel ya da her neyse yaptığı ince ayarlı basın açıklamaları ile suya sabuna dokunamadan ellerinin temiz kalabileceğini sanıyorlar.

Hürmet edilesi olmayan insanın, yaptığı açıklamada, İsrail’e övgüler düzüp Filistin’i küçümsemesi ya da küçültmesi nasıl bir kaygının sonucudur. Efendi Müslüman’dan esirgediği o ölçülü nazik dili ne hikmetse İsrail’e layık görüyor.

Günlerce bekledikten ve beklerken müritlerinin efendinin sessizliğini “sessiz çığlık diye” diye tabir ettiğini biliyorsunuz. Peki dikkat ettiniz mi Türkiye’deki Müslümanlara dönük hoplaya zıplaya beddua eden o insanın din kardeşi için söyledikleri “Allah onların evlerine ateşler salsın, yuvalarını yıksın, birliklerini bozsun, duygularını sinelerinde bıraksın, önlerini kessin, bir şey olmaya imkân vermesin."

Ve efendinin İsrail’in Gazze saldırılarına ve katliamına ilişkin yaptığı açıklamalarda

Türkiye için:

Devletler çapında güçsüzlüğümüzün ve dünya dengesinde hiçliğimizin ağırlığını bir kere daha hissediyoruz”

İsrail’in 2008’deki Gazze saldırısıyla ilgili açıklamasında Filistin İçin:

“Henüz devlet bile olamamış bir avuç insana uygulanan şiddet Ortadoğu'daki dengeleri bozabilir.”

Ve yine aynı açıklamada İsrail için kullandığı cümle:

"Yeryüzünün en eski yerleşim merkezinde, en kadim medeniyetlerinden birini kuranları temsil eden bir devletin, kuvvetten başka çözüm yolu tanımıyormuş gibi davranması düşündürücüdür.”

Yorumu size terk ediyorum...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?