KAYYUM VE VARSAYIMLAR ÜZERİNE

23-08-2019

Diyarbakır, Mardin ve Van Belediyelerine yeniden kayyum atanması gündemi işgal eden en önemli maddedir.
Bu nedenle kimin ağzı açılırsa bu meseleyi konuşuyor.
Diğer HDP’li Belediyelerde kayyum atanır mı, atanmaz mı? tartışmaları yapılıyor. 
Bu tür hassas süreçlerde ne söylersen söyle birileri farklı bir yere çekebiliyor.
Sussan hiç görüş beyan etmesen bu tavrından dolayı da bunu fırsat bilen art niyetliler etmedik laf bırakmazlar.
Tabi benim için en temel kriter ilkelerim ve vicdanımdır. 
Kimin benim için ne söylediği ne düşündüğü ile ilgili hiç meşgul değilim. 
Sadece ve sadece hangi şartta ve koşulda olursa olsun haktan ve hakikatten şaşmamaya çalışıyorum. 
Kayyum atandığı günden beri bu konu ile ilgili bir şeyler yazma ve kendi penceremden korkmadan ve kimsenin de etkisinden kalmadan bir şeyler yazmayı düşünüyordum.
Yazıyı bu güne bırakmamın sebebi ise tüm gelişmeleri öğrenip derli toplu bir şekilde bir değerleme yapmaktı. 
Bu süreçte edindiğim izlenim Türkiye genelinde Ak Parti’nin içinde bile Kayyum atanma ile ilgili bir rahatsızlık olduğu hatta bu gelişme ile ilgili bazı Ak Partililer bu devletin kararıdır bizimle ilgisi yok diyebilecek savunmalar bile yapıyorlar sosyal medyada. 
Bölge insanın çoğunluğu ise bu olağanüstü gelişmeyi hukuksuz olarak görüyor.
Bu nedenle de 11 Eylül 2018’de  Belediyelere kayyum atandığında ve şimdiki atamaya genelin yaklaşımı aynı değil.
O dönemde Belediyeleri DBP’li nin elinde olan birçok ve ilçede hendek ve şehir savaşları yaşanıyordu. 
Kayyum atanmasının en güçlü gerekçelerinden birisi de buydu.
Ama şimdiki koşullar çok daha farklı en insanı temel haklardan olan basın açıklaması ve protesto hakkı bile güvenlik güçlerinin iznine bağlıdır.
Aradan dört ay geçmesine rağmen HDP’li Belediyeler daha kadrolarını bile oluşturmadılar.
Belediye Müdürlerin ve personelin çoğu kayyum döneminde görev yapan kişilerden oluşuyor.
Belediye meclislerinin aldığı kararlar valilik iznine bağlı uygun görülmeyenler red ediliyor.
Belediyelerin bütün alım ve yazışmaları içişleri bakanlığının e-Belediye bilgi sistemi üzerinden yapılmaktadır. 
Bu nedenle bütün yapılan iş ve işlemler buradan anında görülmekte, belediye araçlarında araç takip sistemi mevcut attıkları her adım izlenmekte.
Belediyelerin içinde dışında kamera kayıt sistemleri ve girişlerde arama noktaları mevcut.
Bir geçici personel alımında bile Güvenlik soruşturması tamamlanmadan işe başlatılamıyor. 
Yani hali hazırda diğer kamu kurumlarında mevcut olan sistem neyse burada da hemen hemen aynı işleyiş söz konusudur. 
Belediyeler Kayyum dönemi imkânlara sahip olmasalar bile şahit olduğumuz kadarı ile hizmet noktasında da ciddi manada aksaklıklar yaşanmıyor.
Belediyelerde olması gerekende bu olmalıdır.
Belediyeler siyasi kurumlar değil beşikten mezara kadar halkın gereksinimlerini karşılanması için hizmet yerleridir.
Bunun dışına kim çıkarsa elbette yanlış yapmış olur ve şayet kanunsuz ve hukuksuz bir iş ve işlem yapılırsa haklarında kanun ve mevzuatlara göre gereği yapılır.
Kimin hangi partinin mensubu olması önemli değil, halka hizmet için var olan kurumları amaçları dışında yönetmek ve yönlendirmek yanlıştır.
Böyle bir durum karşısında da yapılması gereken de yargı yolu ile gereğini yapmaktır.
Değir bir Belediye başkanı Cumhurbaşkanı dahil kim görevi kötüye kullanırsa kullansın yasalar onu görevden el çektirilmeye uygundur. 
Ancak yasal ve hukuki süreçler işletilmeden kayyum atanması bir yerde seçmenin iradesini yok saymaktır. 
Bu yöntemle en büyük darbede demokrasiye vurulmaktadır.
3 Belediyeye Kayyumların atanması ile HDP’nin elinde olan diğer belediyelere de kayyum atanıp atanmaması ile ilgili söylentiler var.
Çeşitli varsayımlar üzerinde duruluyor.
Atanırsa ne olur atanmasa ne olur? Tartılması yapılıyor.
Halk birçok şeyin farkındadır artık.
Tv’ler ne haberler veriyor, Gazeteler ne yazıyor, siyasiler ne diyor?  Halk etkilenmiyor.
Çünkü çoğunluk olup bitenler karşısında neyin doğru neyin yanlış olduğunu idrak edebilecek bilinçtedir. 
Bu yüzden kim doğru yapıyor kim yanlış yapıyor onun kararını halkın iradesine bırakmak en kazançlı yoldur.

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?