Batman Sonsöz Gazetesinde bana ayrılan bu köşede ilk defa “Kıymetlenen Muhtarlar Öneriler” başlıklı yazımdan dolayı ciddi manada olumlu ve olumsuz tepkiler aldım.
Tabi her yazdığımız yazıdan hoşnut olanlar ve olmayanlar oluyor, bu beklenen bir durumdur.
Ancak muhtarlarla ilgili yazımda farkında olmadan bazı muhtar arkadaşların kalbini kırıp üzdüğümü, gelen tepkilerden anladım.
Önce bir insan sonra da bir gazeteci olarak yaşamım boyunca en çok korktuğum ve çekindiğim şey, haksız yere kalp kırmaktır.
Hatta yüzde yüz haklı durumdayken bile birinin kalbini kırdığımı fark ettiğimde mutlaka bir şekilde gönlünü alırım.
Muhtarlarla ilgili yazdığım yazımda özelikle görevini en iyi şekilde yapmaya çalışan muhtar dostlarımın bu yazıdan dolayı üzüleceklerini hiç tahmin etmemiştim.
Yazı gazetede yayınlandıktan sonra ilk olarak Tüm Muhtarlar Derneği Batman Şube Başkanı Masum Padir aradı, sitemlerini iletti.
Sonra da son derece duyarlı muhtarlardan biri olan Aydınlıkevler Mahalle Muhtarı Mehmet Emin Badur, “vallahi bu kadar değerlendiğimizi bilmiyorduk” yazılı mesajı, sosyal medya hesabından yolladı bana.
Telefonla arayıp dostane bir şekilde yazı ile ilgili tepkilerini dile getiren bir iki muhtar arkadaş oldu.
Haklı sitemleri de vardı tabi.
Yazıda sitem ettikleri bazı konularda yanlış anlaşılma da vardı.
Mesela yazımdaki, muhtarlar, geçen seneye kadar başta ilin mülki amirleri, Belediye yetkilileri ve Kurum müdürleri ile görüşmek için randevu talebinde bulunduklarında ya olumsuz cevap alıyordu veya görüşmek için günlerce bekliyordu” kısmıyla alakalı tümden bir yanlış anlaşılma vardı.
Yazının bu bölümünden sanki bu güne kadar hiçbir mülki amir ile bir belediye başkanı ve yardımcıları, il müdürlerinin, muhtarları kale almadığı manasına geldiğini söylediler.
Niyetim tam olarak bu olmamasına rağmen kimi muhtar bunu böyle anlamış.
Oysa benim anlatmak istediğim şey ise tam tersiydi.
Mahallenin dertlerini ve sorunlarını bilen, sorunların çözümü için vatandaş tarafından en çok kapısı çalınan muhtarların, geçmişte yetkililer tarafından hak ettiği değeri görmediği, yetkililere ulaşma ve görüşme konusunda bir takım engellerle karşılaştıklarını anlatmak istedim.
Muhtarlara öneriler kısmanda da bir yanlış anlaşılma olmuş.
Öneri kısmında ise muhtarlar şu anda yetkililere rahatlıkla ulaşabiliyorken, makul ve mantıklı, gerçekleşmesi mümkün olan taleplerle yetkililere gitmeleri gerektiğini söyledim.
Buna rağmen karşılıklı olarak birbirimizin niyetinden hiçbir zaman şüphe etmediğimiz, en çok değer verdiğim muhtar arkadaşlarımdan sitemler gelince yanlış anlaşıldığım için üzüldüm.
Yazının başında da belirttim, özelikle kalp kırmaktan her zaman imtina etmiş ve inancım gereği korkmuşum da.
Bu yüzden bu güne kadar yazılarımdan ciddi anlamda bir olumsuz tepki almadım.
Çok şükür ne bir tekzip ne bir mahkemelik durumum da olmadı.
Muhtar arkadaşların tepki ve sitemi son derece makul bir şekilde oldu.
Muhtar arkadaşlara “istiyorsanız yazıma karşılık cevap hakkınızı, ne söylemek istiyorsanız olduğu gibi köşemde yayınlayayım” önerisinde bulundum.
Muhtarlar, cevap hakkına gerek olmadığını belirterek “rahatsız olduğumuz bir iki noktaya açıklık getirirseniz iyi olur” cevabını verdi.
Bu nedenle bir kez daha yanlış anlaşıldığım için iki noktaya açıklık getirmekte yarar var.
Birincisi, kentin her sorunu ile ilgili kamu kurum amirleri ve seçilmişlerin muhtarları muhatap olarak görmesine itirazım yok, bilakis geçmişte yeteri kadar muhatap alınmadıklarınadır eleştirim.
İkincisi, her meslekte olduğu gibi muhtarlar içerisinde de sorumluluğunun farkında olmayanlar olabilir, ancak şehrimizde görevini büyük özveri ve gönüllülük esası ile yapan muhtar arkadaşlarımızın çoğunlukta olduğunu görüyor ve biliyoruz.
Ayrıca Batman Sonsöz Gazetesi olarak muhtarların dile getirmek istediği tüm sorunları geçmişte sayfa sayfa gazetemizde yer verdik, bu konuda bir söyleşi serisi yaparak her hafta muhtarların sesi olduk.
Bundan sonra da gazetemiz, şehrimizin daha yaşanılabilir olması için yapılacak her girişim ve hizmetin destekçisi olacaktır.
