OKULLAR AÇILMADAN!

13-08-2018

Her sen eğitim ve öğretim yılının başladığı dönemde aynı filmi izliyoruz.

Şehrimizdeki birçok okul, yetmezlikler ve sorunlar açısından eğitime sıkıntılı başlıyor.

Yok ve yokluklar nedeni ile taşlar yerine oturamadığı için o okulun bayram havasında geçmesi gereken ilk haftaları, büyük bir curcuna ve eziyete dönüşüyor.

Yıllardır hep aynı tablo ile karşılaşılıyor, ancak yine de bir türlü eksik ve aksaklıkların, okulların kapalı olduğu dönemde giderilmesi akıl edilmiyor.

Tam okullar başlarken akla eksiklikler geliyor, her nedense.

Allah aşkına şu koca ve sıkıcı yaz döneminde okul idarecileri, geçmiş dönemden süre gelen hangi sorunlarını çözdüler, merak ediyorum.

Benim bildiğim çoğu, okul da uğramıyor.

Giden de okulu sadece aç kapa yapıyor.

İl Özel İdaresince ihale yolu ile bazı okullarda tadilat yaptırıldığını duydum

Ancak onun dışında okul idarelerince kendi imkân ve yöntemleri ile tespit ettikleri hiçbir sorunu çözmeye çalıştıklarını duymadım.

Her sene olduğu gibi genelde ne zaman okullar açılsa sorunlar aklarına geliyor.

Okulların açılmasına şunun şurasında bir ay kadar bir süre varken, hem Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerine hem de okul idarecilerine bazı konulara dikkatini çekme gereği duydum.

Öncelikle şu an okulların içinde bulunduğu durumu hayal bile etmek istemiyorum.

Özellikle kenar semtlerdeki bazı okulların camları kırık, okul bahçeleri kuru otlardan ve çöplerden geçilmiyor.

Büyük umutla ekilen ağaçlar, bakımsızlıktan kurumuş.

Okulların içi haşereden, kokudan geçilmiyor.

Kırık masa sandalye ve kapılar, olduğu gibi duruyor.

Bozulan, kırılan tesisatlara el değmemiş.

Akan dam ve çatılar da olduğu gibi duruyor.

Boya isteyen okullar boyanmamış.

Bu sene liseye gidecek ancak açıkta kalan öğrencilerin nereye yerleşeceği belli değil. 

Tayini çıkmış öğretmenlerin yerinin doldurulup doldurulmayacağı belli değil.

En önemlisi de okulların müstahdem sorunu.

Müstahdem sorunu, yine en sağlıksız çözüm biçimi olarak, İŞ-KUR üzerinden, okul açıldıktan üç ay sonra mı çözülecek?

Bütün bu sorunlar, birçok okulun ortak sorunu.

Bu sorunların çözümü için ne yazık ki çok ciddi bir plan, program ve çalışmanın olduğuna inanmıyorum.

İnanmadığım için de bu yazıyı yazma gereği duydum.

Birçok okul idarecisi, şimdiden neyin derdindedir biliyor musunuz?

Hiçbir faydası olmayan hafta sonu kurslarını açarak, kendilerine ve öğretmenlerine ek gelir kazandırmak…

Yeni kayıt yaptıracak öğrencilerden bağış adı altında ama zorunlu ne kadar para toplayabileceklerinin hesaplarını yapıyorlar.

Bu anlayışla eğitim ve öğretim dönemi yine sancılı ve sıkıntılı başlayacak.

Her sene yaşanan sorunların tekrarlanmaması için bunları yazıyor ve söylüyorum.

Bir de merak ediyorum;

Geçen eğitim ve öğretim dönemi tamamlandıktan sonra hiçbir okul idaresi, yaşanan sorunlar ve çözümlerine ilişkin bir değerlendirme toplantısı yaptı mı?

Milli Eğitim Müdürlüğü, şube müdürleri ve okul idarecileri ile kent geneli için böyle bir toplantı gerçekleştir di mi?

Veya önümüzdeki dönemin ihtiyaçlarına dönük bir plan, programları var mı?

 

Mesela şu okulların temizlik ve bakım sorununu, İŞ-Kur Personelleri yerine toplu olarak hizmet alım yöntemi ile bir veya birkaç firmaya yıl boyunca yaptırmayı düşündüler mi?

Emin olun bu mesele, hafta sonu kurslarından daha önemlidir ve emin olun temizlik işine verilecek para, hafta kurslarında cebe atılan paradan daha azdır.

Okullar açılmadan önce bu hususlara bir dikkat çekeyim dedim.

Amacım kimseyi haksız yere eleştirmek değil.

Sadece eğitim ve öğretim yuvalarında her sene yaşanan sorunların, önümüzdeki dönem yaşanmaması için, önümüzde bir ay gibi kısa bir süre kalmışken şimdiden önlem alınmasını sağlamaktır. 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?