ÖLÜM SÜRECİNİ DURDURUN!

14-02-2016

Bundan yaklaşık bir yıl önce Dolmabahçe’deki Başbakanlık Ofisinde Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ve İçişleri Bakanı Efkan Ala ile HDP Heyeti, barış sürecine ilişkin ortak bir açıklama yaptı.

Çözüm sürecinde ilk kez Hükümet ve İmralı Heyetindekiler, birlikte ortaklaştıkları mutabakat metnini kamuoyuna duyuruyordu.

Bu mutabakat metni, 30 yıldır devam eden çatışmalı sürecin sona ermesi ile ilgili kamuoyunda ciddi bir umut ışığı oluşturmuştu.

TRT’nin bile   “tarihi açıklama” diye duyurduğu çözüm sürecinin en önemli adımlarından olan Dolmabahçe’deki açıklamadan bu yana her ne hikmetse ülkedeki huzur ortamı ve istikrar gittikçe kötüye gidiyor.

Sanki 28 Şubatta Dolmabahçe’de yapılan açıklamadan sonra karanlık bir güç yine ülkemizi karıştırmak, barış ve huzur ortamını bozmak için düğmeye bastı.

Şu ana kadar her şey o karanlık gücün istediği istikamette gelişiyor.

Her gün ölüm haberleri ile evlere ateş düşüyor.

Ölüler yarıştırılıyor.

Her ölüm için farklı hisler oluşuyor.

Ölünün kimliğine göre yas veya sevinç duyuluyor.

İnsanlığın, mantığın yerini kin, öfke ve intikam duyguları almış.

Bir an önce “ne oluyor, nereye gidiyoruz” diye sakin bir kafa ile oturup bir derin nefes almamız gerekir.

Kendimizi boşuna avutmaya veya aldatma gerek yok.

Durum hiç mi hiç iyi görünmüyor.

En basiti birkaç ay öncesine kadar her gece onlarcasına şahit olduğumuz düğün konvoylarını görebiliyor muyuz?

Tamam, Batman, ölümle sonuçlanan olaylar, hendek ve çatışmalar açısından bölgenin birkaç ilinden daha sakin.

Ancak gerek ülkemizde ve gerekse bölgede ve hatta Suriye Rojava’sında yaşanan gerilimden Batman da çok ama çok etkileniyor.

Ticaret ve üretim durma aşamasına gelmiş, yatırımcı ve esnaf perişan.

İnşaat sektörü durmuş.

Sosyolojik ve psikolojik olarak insanların ruh hali iyi değil.

Kimse gelecekten umutlu görünmüyor.

İnsanlar sevinemiyor, mutlu görünmüyorlar.

Batman’dan batı illerine gizliden gizliye bir göç yaşıyor.

Sermaye 90’lı yıllarda olduğu gibi yine Batman’ı terk ediyor.

Diğer bir yandan Suriye, Irak ve iç göçten kaynaklı savaş mağdurlarının Batman’daki sayısı 50 bini aşmış bulunuyor.

Birkaç Sevgililer Günü muhabbeti yapanlara aldanmayın. 

Bırakın 14 Şubat Sevgililer Günü bahanesi ile kendini bilmez şekilde sevinip gülenleri.

“İnsanım” diyen hiç kimsenin içinden bu süreçte gülmek ve sevinmek gelmiyor.

Biraz olsun kalbinde sevgi olan her insan, ülkemizde ve Ortadoğu’da gittikçe alevlenen yangının bir an önce sönmesi için dua ediyor.

Çünkü biliyorlar ki söndürülmediği takdirde herkesi yakar bu yangın.

O yüzden insanlar genelde gidişattan dolayı kaygılıdır ve asla memnun değildir.

Çözüm yolunda verilen o kadar emek heba ediliyor tek tek.

Geçmişte büyük riskler alınarak yapılan bunca çaba, hızla ölüm sürecine dönüşüyor.

Oysa mutlaka şiddetin ve ölümlerin olmadığı bir yol bulunmalı.

Çünkü ölümler artıkça çözüm de zorlaşır.

Ölümleri ve çatışmaları durdurmak için sihirli bir değnek değil, bir süredir kapalı olan diyalog yollarını açmak yeterli olacaktır.

Bunu sağlayacak olan da öncelikle AK Parti Hükümetidir.

Bunun için bölgedeki AK Parti’li seçilmişler ve siyasiler, silahsız ve ölümsüz bir seçenek konusundaki taleplerini kendi partilerinin merkezine her fırsatta iletmelidir.

Tabi ki çözümün adresi öncelikle AK Parti’dir çünkü bu ülkeyi yöneten siyasal iktidar odur.

Ortada bir sorun varsa çözüm de onun işidir.

Çözümün silahla, ölümle ve şiddetle olmadığını geçmişte gördük.

Hiçbir güç ve tarafın bunda tekrar ısrar etmesinin manası yok.

Bu ülkeyi yönetmekle, huzurunu ve barışı tesis etmekle mesul olan AK Parti Hükümeti çözüm için acilen silahsız, kansız, ölümsüz yol ve yöntemleri bulmalıdır.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?