Hem ekonomik anlamda hem de sahip olduğu puanlarla aritmetik sıralaması iyi olmayan Batman Petrolspor Futbol Takımız zor günlerden geçiyor.
Belki de 60 yıllık mazisinde hiç bu kadar sıkıntılı bir dönemden geçmemiştir.
Bu sıkıntılı dönemi atlatabilmesi için herkesin kendi çapında bu takıma destek çıkması gerekir.
Geçtiğimiz Pazar Günü Pazarspor’la oynan lig maçında taraftar ve il yöneticileri, Petrolspor’a büyük destek verdi.
Ancak bu desteğe rağmen Petrolspor sahadan 1–0 mağlup ayrılarak çok önemli 3 puanı rakibine kaptırdı.
Tabi buna hepimiz çok üzüldük.
Bana sorarsanız bu puanların kaybedilmesinde Petrolspor Teknik Direktörü Ahmet Yavuz’un yanlış taktiksel hataları etkili oldu.
Tabi benim bu yazıyı yazmamdaki temel gaye, maçın analizini yapmak değil.
Hele hele basın protokolündeki keşmekeşlik, VİP protokolündeki doluluk oranı, stattaki koltukların kirliliğine bu yazıda hiç mi hiç değinmeye niyetim yok.
Ben sadece bilet satış noktası önünde yaşanan heyecan ve bu heyecan esnasında örnek iş insanının jestinden söz edeceğim sadece.
Biz taraftar grubundan yaklaşık beş yüz kişi, maçın başlamasına beş dakika kala halen bilet satış noktası sıranın bize gelmesini bekliyorduk.
Maça yoğun ilgi olmasına rağmen iki gişeden sadece biri devreye alınmıştı.
O yüzden bu denli kuyruk oluşmuştu.
Bir de paraları olmadığı için bilet alamayan ve etrafta bekleyenler vardı.
Bilet almak için hemen önümde sırasını bekleyen tanımadığımız duyarlı bir iş insanı, görevlilerden bir koçan bilet satın alarak, sabırsızlıkla kuyrukta bekleyenlerin ve parasızlıktan bilet alamayanların bir an önce stada girebilmesi için hem bilet dağıttı hem de biletlerin fazlasını önündeki kişilere göndererek dağıtmalarını rica etti.
Bu sayede parası olmayanlar ve biran önce sahaya girmeye istekli taraftarlar, kısa sürede tribündeki yerlerini aldı.
Bu örnek iş insanı, bu davranışı ile taraftarlara karşı örnek bir jestte bulundu.
Benim gibi orada bulunan herkes şaşırmıştı.
Çünkü genelde iş insanları, bürokratlar, hali vakti yerinde olan esnaflar ve siyasiler, beleşe üstelik eski adıyla şeref tribünü yeni adı ile VİP tribününde ağa ağa oturuyordu.
Ama o örnek şahsiyet hem taraftarların arasında takıma destek olmayı hem de taraftarın işini kolaylaştırıcı bir role bürünmüştü.
Örnek iş insanı bununla da yetinmemiş.
Maç öncesi taraftarların ulaşım konusuna da yardımcı olmuş.
İki otobüs ve iki minibüs tahsis etmiş maça gidiş ve geliş için.
Durun, jestler bitmedi.
Maç esnasında tribünde 90 dakika boyunca takımını destekleyen taraftarlara koli koli su dağıtırmış.
Bütün bunları yaparken de sırf bu yaptıkları, reklâm ve gösterişe girmesin diye hiç görünmemiş ve adını gizlemiş.
Böyle iş insanına can kurban.
Bu duyarlılık iş dünyasında oluştuğuna göre bu takımın bu sene küme düşmeyeceğine, gelecek sene de bir üst lige çıkacağına ben inanmaya başladım.
Yazıya son noktayı koymadan önce umarım son kelimeleri duyunca kızmayacaksınız.
Bu yazdıklarımı bilet kuyruğunda beklerken sadece hayal ettim.
Şu anda yönetimde bulunan birkaç duyarlı iş insanı dışında nerede bizde bu duyarlılıkta iş insanı?
İşte sırf bu özlemden dolayı bu yazıyı yazdım, lütfen hoş görün.
