SEÇİME DAİR TEMENNİLERİMİZ

02-06-2015

Seçime günler kala hava daha da gerilip ısınıyor.

Seçimde siyasi partilerin aralarındaki iktidar hırsı, çekememezlik ve geçmişteki husumet nedeni ile ölümle sonuçlanan olaylar yaşanıyor.

Birileri toplum üzerinde şiddet yolu ile hâkimiyet kurmaya çalışıyor.

Genç, çocuk demeden kendinden olmayanları linç etmeye çalışanlar toplumu geriyor.

Meydanlarda atılan savaş naraları, intikam yeminleri, “kahrolsun” sloganları sanki bir felaketin habercisidir.

Bu köşede tüm siyasilere, partililere seçim süresince uyarıda bulunduk “düşmanca bir yaklaşımla şiddete başvuran kaybeder dedik” takan olmadı.

Olmadığı gibi, siyasi partilerin bir kısmı sanki seçime değil savaşa hazırlanıyor.

Şiddet, öfke düşmanlık dili kullanarak oy alacağını sananlar 7 Haziran’da nasıl yanılacaklarını görecekler.

Seçim öncesi yaşananlar bir tarafa seçim sonrası için de birçok felaketin senaryosundan söz ediliyor.

Oysa seçimler dünyanın her yerinde demokrasinin bayramıdır.

Bu bayrama gölge düşmemesi için bütün siyasilere çok iş düşüyor.

Bir kez daha bu köşede tüm siyasi parti yetkililerine sesleniyoruz, toplumun huzurunu bozacak, gerginlik ve çatışmalara neden olacak davranış ve söylemlerden uzak durun lütfen.

Bu an itibari ile kimin kime oy vereceği, hem Batman’da hem Türkiye’de kimin ne kadar oy alacağı hemen hemen bellidir.

Gerginlik yaratarak boşuna sonucu değiştirmeye kalkışmayın lütfen.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de seçim öncesi bu köşede seçim sonuçlarına ilişkin yaptığımız tahmin harfiyen doğru çıkmıştı.

Bu seçime ilişkin de elbette tahminlerimiz var.

Ancak bu gergin seçim atmosferinde bunu açıklamayı doğru bulmuyoruz.

Tahminlerden ziyade bizim seçimlere ilişkin bazı temennilerimiz var.

Temennilerimi; öncelikle bu seçimin bayram havasında olaysız, kazasız belasız geçmesidir.

Seçim sonucu ne olursa olsun seçimler sonrasında sonuca herkesin saygı gösterip, rakiplerin birbirlerini tebrik etmesidir.

Kürt siyasal hareketini de içinde barındıran ve Türkiye’de ezilenlerin çatı partisi olan HDP’nin barajı aşması ve ana muhalefet görevini üstlenmesidir. (HDP’nin temsiliyeti ülkemizdeki tüm sorunların demokratik yöntemlerle çözülmesinin önünü açacaktır)

İslam Kürt hareketi olarak tanımlanan Hüda-Par’ın bağımsız adaylarından bir kaçının milletvekili olarak seçilip TBMM çatısı altında legal siyaset yapmaya hakkını elde etmesidir.

AK Parti’nin tekrardan iktidar olması halinde ustalık dönemi yerine 2011 yılı anlayış ve yapısına geri dönmesidir. (Çünkü şu anki ruh hali, bir güç zehirlenmesi yaşadığının göstergesidir ve bu yüzden de bu seçimde oy kaybedeceği aşikârdır)

Bölge halkı olarak başta CHP ve MHP’den olmak üzere diğer siyasi partilerden pek bir umut ve beklenti olamadığından dolayı onlara ilişkin temennimiz yok maalesef.

7 Haziran seçimlerinin bu temenniler doğrultusunda sonuçlanmasını diliyor, bir kez daha bütün siyasi partileri barış dilini kullanmaya davet ediyoruz.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?