Batman’ın öyle çok temalı sokakları caddeleri ve mekânları pek yok.
Şehrimizde bu güne kadar sadece iki sokak temalı olarak amaçlandı.
Birisi Şemsiye, diğeri de Sanat Sokağıydı.
Sokakların ilk açılışları şatafatlıydı ama kısa sürede ikisi de tutmadı.
Şemsiyeli Sokak bir yıl bile dayanmadı.
Sanat Sokağı da aynı şekilde.
Şimdilerde ne Şemsiyeli Sokakta ne de Sanat Sokağında sanatın izi var.
İkisi de ruhlarına işlenen temalardan yoksun.
Şemsiyeli diğer adı ile Hasankeyf Sokağında bir müddet önce yağan kardan sonra şemsiyeler tarumar oldu.
Zaten çoğu daha bir yılı dolmadan renkleri solmuş ve yâre bare içerisindeydi.
Şemsiyeli Sokağı ilk gördüğümde Batman’ın iklimine uygun olmadığını söylemiştim.
Birileri Batman’ı Bodrum ve Antalya’nın ılımal iklimi ile karıştırmış olacak ki Batman’da bir sokağı baştan başa şemsiyelerle donatmıştı.
Hasankeyf Sokağında sorumluluk sahibi tanıdığım esnaflar sadece sokaklarını koruyup tanıtımı için çalışmıyor, Batman’daki toplumsal sorunlara da duyarlıdır.
Bu duyarlılıkları ve sorumlu davranışlarını görüyor ve takdir ediyorum.
Yağan kardan sonra şemsiyelerin yerle bir olmasından dolayı hemen harekete geçmelerini de anlıyorum.
Çünkü çok çabaladılar sokaklarını temalı bir sokağa dönüştürmek için.
Ancak şemsiyeler düştükten sonra bazı çıkışlarını beğenmedim.
Mesela adeta ölünün ardında dağıtılan helva gibi cami çıkışında tulumba tatlısı dağıtmaları.
Sokağın girişine astıkları “yastayız” yazılı siyah pankarta da bir anlam veremedim.
Şimdi birileri bile bile şemsiyeleri yıksa hadi anlarsın tepkilerini, ama herkes biliyor ki tasarlama hatasından kaynaklı olarak şemsiyeler düştü.
Buna rağmen meselenin bu şekilde dramatize edilmesine bir anlam veremedim doğrusu.
Trafiğe kapatılan bu sokağı Belediye, görsel açıdan tekrardan ele almalıdır.
Bu şemsiye mi olur, estetik veya renk katacak bir gölgelik mi olur, tartışılabilir.
Tabi yapılacak çalışmada sorumluluk sahibi sokak esnafının da önerileri alınmalı ve sürece dahil edilmelidir.
Bir de Hasankeyf Sokağı Esnafı, şemsiyelere üzüldüğü kadar Hasankeyf’in sular altında kalmasına da üzülseydi, aynı duyarlılıkla Hasankeyf’i de sahiplenildi keşke.
O siyah pankartlarını Hasankeyf için de assalardı sokaklarına.
Sanat Sokağına gelince, bu sokak da sanat temasından çok çok uzak bir görünüme bürünmüş.
Sanattan başka her şey bu sokakta icra ediliyor.
Burada neler oluyor, ne yapılıyor, bu konuda Belediye Yetkililerinin meseleyi masaya yatırmaları ve önlemler almaları gerekmektedir.
Ha burayı Sanat Sokağına dönüştürmeyeceklerse bari eskiden olduğu gibi orta refüjdeki ve kaldırımlardaki yeşil dokuyu korunmak şartı ile gelişli-gidişli trafiğe açsınlar da bari bir işe yarasın.
Şahsi önerim hem Şemsiyeli Sokak hem de Sanat Sokağının, temasını uygun hale getirilmesidir.
Getirilemiyorsa bari Sanat Sokağının ismi değiştirilsin.
Gerçekçi olmak gerekirse sanatın S’si bile kalmamış bu sokakta.
Belediyeye önerim ise bir an önce bu her iki sokağı temalarına uygun bir ruha büründürmesidir.
