ŞİDDET, MECLİS ÇATISI ALTINDA

20-02-2015

TBMM’de İç Güvenlik Yasası'nın görüşüldüğü Genel Kurulu'ndaki kapalı oturumda yaşanan kavgada 5 vekil yaralandı.

İşte size Türkiye’nin kendisine özgü demokrasi anlayışı.

İşte Türkiye’nin gerçeği.

İşte Türkiye’nin durumunu resimleyen gerçekliğimiz.

Çoğunluğun azınlığı boğazlaması, ezmesi ve hırpalamasıdır yaşananlar.

Aslında yaşananlara pek şaşırmamak lazım.

Demek ki TBMM çatısı altında yaşayan her bir milletvekili her an sözlü veya fiziki şiddet uygulayabilecek bir ruh haline sahiptir.

TBMM’de yapılan, bir saldırıdan öteye bir linç girişimiydi.

Bakmayın siz CHP’li vekillerin, yaşanan kavga esnasında arada dayak yediğine.

Hedeftekiler öncelikli olarak HDP’li milletvekilleriydi.

Bu anlayış mı toplumsal barışı ve kardeşlik hukukunu bu ülkede egemen kılacak?

Şiddetin, yaşamın her alanında hegemonya kurduğu bir ülkede TBMM çatısı altında şiddet yaşanmaması mümkün mü?

Bardaklar, tekmeler ve sandalyeler havada uçuştu.

Demokratikleşmeymiş, insan haklarıymış, çözüm süreciymiş. İslam kardeşliğiymiş, demek ki hepsi hikâyeymiş.

Herkes herkesi oyalama ve kandırmakla meşgul anlayacağınız.

Herkesin hesapları 7 Haziran Genel Seçimleri üzerine.

Kimse elini taşın altına koymuyor.

Anlayacağınız her şey sözde kalıyor.

Ortada bir samimiyet yok.

Eğer samimiyet olmuş olsaydı TBMM çatısı altında öfkenin-nefretin dozu bu denli yüksek olur muydu?

Eğer ortada bir samimiyet olmuş olsaydı öncelikle bu güne kadar Milletvekilliği seçimleri için barajın düşürülmesi gerekmez miydi?

Kandırmanın ve oylamanın bir manası yok.

Bu yaklaşımlar, yeni güvenlik paketleri ile toplumsal barışı elbirliği ile sağlama, her alanda her türlü şiddetin kökünü kazımaya hizmet edemez.

TBMM’deki manzaradan çıkan sonuç budur ne yazık ki.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?