SİİRT’E DELİ ARANIYORMUŞ

04-12-2017

İzzettin İçin, meslektaşımız, Siirt Son Söz Gazetesinin Genel Yayın Yönetmenliği ve Köşe Yazarlığını yapıyor.
Ayrıca yazıları kardeş gazete Batman Sonsöz’de de yayınlanıyor.
Niye yalan söyleyeyim ancak arada bir yazılarını okuyabiliyorum.
Yani düzenli bir okuru ve takipçisi sayılmam. 
O yüzden 30 Kasım tarihinde Siirt Sonsöz ile Batman Sonsöz Gazetesinde aynı anda yayınlanan “Şehrin Delisi” yazısını okumamıştım. 
Bir gün en iyi takipçi ve okur ödülü verecek olursam mutlaka bu ödüle laik göreceğim Ferhat Türkan kardeşim bana sosyal medya hesabımdan “Şehrin Delisi”nin linkini göndererek “bu yazar sizi anlatmaya çalışmış üstü kapalı bir şekilde” notunu yazmıştı.
İzzet Hocamla birkaç kez ayak üstü görüşmüşlüğümüz vardı.
Merak ettim “beni niye yazmış acaba” deyip linki tıkladım, başladım meslektaşım İçin’in yazısını okumaya. 
Sayın İçin’in yazısını okuduğumda aslında isim vermeden Siirt’e karşı aidiyet his edebilen, şehrinin derdini derdi olarak gören gönüllü hamallar aradığını öğrenmiş oldum.   
Biz Sayın İçin’in aradığı özelikte insanların Batman’da daha az olduğundan yakınıp duruyorduk hep.
Meğerse eski vilayetimiz olan Siirt’te de gönüllü hamallar hemen hemen hiç yokmuş.
Ahde vefa denen bir şey var.
Elbette Sayın İçin’in bu önemli bulduğum talebine karşı duyarsız kalamazdım. 
Nasılsa, askerlikte tekmil verirken “Recep Kavuş/Siirt”  az demedim.
O yüzden şu Siirt’in ihtiyaçlarına bir el atayım dedim.
Siirt’e geçici olarak da olsa bu sorunu çözebilecek, gönüllü çalışmaların en has adamı ve İzzettin İçin’in aradığı özeliklere birebir uyan Hasan Argünağa arkadaşım geldi aklıma.
Ama Hasan arkadaşımız Siirt’e giderse, Batmanda onun yerini dolduracak kimse olmayacağını düşünerek bu düşüncemden vazgeçtim.
Hasan arkadaşımız kadar özverili fedakâr olmazsa da Batman’da birkaç delinin daha olduğunu biliyorum.
Kimse kusura bakmasın bu kez mütevazı davranmayacağım, delilerden biri benim diyebilirim.
Elbette benim gibi gönüllük temelinde, gösterişten uzak, sorumluluk bilinci ile hareket edenlerin her hangi bir çıkar ve başka beklentileri yoktur, olamaz da.
Ama yine de hiç kimsenin hakkını yemediğim gibi kendi hakkımı da yememek adına, şahsımla ilgili mütevazı davranmadığım için özür diliyorum.
Bizim gibileri mütevazı davrandıkça çabaları emekleri görmezden geliniyor, hatta yıpratılıp, ötekileştirmeye çalışılıyor.
Aslında İzzet İçin Hocanın “Şehrin Delisi” adlı yazısında anlatmak istediği, bu memlekete gönüllü olarak çalışan insanların çabalarının önemine dikkat çekmektir.      
Neyse konuyu fazla dağıtmadan İzzet İçin Hocanın Siirt için aradığı deli meselesini hal etmeye çalışalım. 
Okurum Ferhat Türkan’ın da belirttiği gibi Siirt için aranan delinin birçok özelliğine sahibim.
Hem tamı tamına 28 yıldır kesintisiz olarak Batman’da şehrin delisi olarak görev yapıyorum.
Bazı umut verici gelişmeler varsa da Batman, sanki hiçbir zaman iflah olmayacakmış gibi bir his var içimde.
O yüzden Siirtli Hemşerilerim kabul görürlerse “Siirt’e Şehrin Delisi” olmaya adayım. 
Bana göre de Siirt’i yığınla dert ve sorunlarından ancak deliler kurtarabilir.   
Hem bu dünyada ne çektiksek bu güne kadar kendini akıllı olarak görenlerden çektik.   
Bana göre dünyayı deliler kurtaracak eninden sonunda.

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?