SİYASETTE ARZULANAN TABLO

Siyasiler daha fazla oy alabilmek için gerilim üzerine gerilim yaratıyorlar.

Özellikle de Ankara’dakiler fitili yakıyor, taşradakilerde ateşe benzin döküyor.

Özellikle seçim dönemlerinde farklı görüşten olan en yakın arkadaş ve akrabalar bile neredeyse birbirine selam vermiyorlar.

Çünkü siyasi ağabeyler böyle emir ediyor.

İşlerine daha çok böyle geliyor.

Ne yazık ki çoğunluk da, özellikle kendi davalarına bağlı olanlar, tepedekilerin gerdirme politikasına çok ayak uyduruyorlar.

Tek amaçları, kamuoyunu gelişmeler hakkında doğru bir biçimde bilgilendirme ve kamusal çıkarları savunmak olan biz gazeteciler bile siyasilerin kısır çekişmelerinden nasibimizi alıyoruz.

Sadece görevimizi yapmaya çalışırken işlerine gelmeyen bir şeyler yazdığımızda başlıyorlar bize saldırmaya ve bizi oraya buraya yaftalamaya.

Sıradan bir siyasi haberi bile yazarken üzerimizde o kadar baskı hissediyoruz ki inanın bir haberi üç dört kez tekrar baştan yazdığımız oluyor.

Mesela hangi parti adayının ismini önce versem, diğer partinin yönetici ve taraftarları “bak onu desteklediği için önce o partiyi zikrediyor” hissine kapılıp, bizi eleştiriye tutacaklar.

Haber yazarken de aynı sıkıntıyı yaşıyoruz.

Ak Parti’liler “biz iktidar partisiyiz”

HDP’liler ise “biz yerelde Ak partinin üç misli kadar oy alıyoruz” diyerek,

Gazetede öncelikli olarak kendilerine yer verilmesi ve her iki partinin isminin geçeceği yerlerde isimlerinin önde gelmesi gerektiğini belirtiyorlar.

Biz de bu durumda ne yapacağımızı her seferinde şaşırıyoruz.

HDP ismini önce verince HDP’li hata bölücü vs, vs…

AK Parti ismini verince Ak Parti’li devletçi, işbirlikçi vs. vs olarak bizi yaftalıyorlar.

Bu gün değineceğim konuda yine HDP ve Ak Parti isimleri geçeceği için yine benim için zor bir yazı.

İsimlerin dizilişinden tutun, yazacağım her kelimeye çok ama çok dikkat etmem gerekir.

Meseleye gelecek olursak;

Bu yazımda Batman’da pek alışık olmadığımız, bizim gazetenin bile haber değeri görüp “Güzel fotoğraf” başlığı ile birinci sayfada yer verdiği, Batman Belediye Başkan Adayları Ak Partili Güneştekin ile HDP’li Mehmet Demir’in sohbet ve el tokuşmalarını değerlendirirken şu an bile tereddüt yaşıyorum.

Genelde Batman Sonsöz Gazetesinin haber işleri ile ilgili biri değilim.

Arada bir katkı sunsam da nelerin haber değeri olup olmadığına, bir haberin nasıl kullanılacağına gazetedeki yönetici arkadaşlar karar veriyor. 

Yeni Zelanda da yaşanan katliamı kınamak için İnanç Platformunun düzenlediği basın açıklamasına Ak Parti ve HDP Belediye başkan adayları da katılırlar.

Aday olduktan sonra ilk kez karşılaşan adaylar tokalaşıp bir birlerinin hal hatırını sorarlar. 

Bu fotoğrafı çeken muhabir, haber kokusunu hemen almış ve fotoğraf makinesinin deklanşörüne basmış.

Haber gazeteye ulaştığında da birinci sayfada “Güzel Fotoğraf” başlığı altında;

“31 Mart Seçimleri nedeniyle siyasi partiler arasında yarışın hız kazandığı Batman’da, AK Parti ve HDP adaylarının tek karede çekilmiş fotoğrafı takdirle karşılandı” alt başlığı ile yer aldı.

Haber internet ortamında ve sosyal medyada tıklama rekoru kırdı.

Bana sorarsanız normal koşullarda bu çok rutin ve belki de son sayfalarda ve en alt bölümlerde kullanılması gereken sıradan bir haber.

Gazetemizde haberin içeriğinde, olağanüstü bir gelişme gibi kullanılması, günümüz siyasi atmosferinden kaynaklıdır.

Ben bunu haber yapmış olsaydım “arzulanan tablo” diye başlık atardım.

Emin olun sağduyulu her AK Parti ve HDP’li Batmanlının istediği tablo tam da budur.

Çekişme, kavga ve gerilimden ötürü Batman Halkı neredeyse siyasetten nefret edecek hale gelmiş.

Kim ne derse desin, bu tablonun oluşmasında emeği geçen her iki başkan adayının tutumu, bu sıkıntılı süreçte atılmış doğru bir adımdır.

HDP Adayı Dr. Mehmet Demir’in, aday olduktan bu yana, şehrimizin sorunlarının çözümünde kamu kurumları ve hükümetle diyaloga açık olacağını söylemesi dikkatimi çekiyordu.

Belediyeler İçişleri Bakanlığına bağlı birer kurum olduklarına göre ve hangi siyasi parti olursa olsun fark etmez şayet başkanlığa aday oluyorsa nasıl seçim mevzuatını harfi harfine uygulayıp kabul ediyorsa Belediye Başkanı da mevzuattaki görevini kabul edip uygulamak zorundadır.

Bana göre de belediyelerin merkeziyetçi bir yönetim anlayışından uzak, yerelden yönetilmesi gerekir, bunun değiştirilmesi için de mücadele edilmelidir.

Ancak, yerel yönetimler kanunu demokratik değildir, Vali’yi hükümet atamış deyip ben onu tanımam bunu tanımam demek de doğru değildir.

Böyle hareket edildiğinde de Belediyeler hizmet veremez duruma geliyor.

Gerçekten nüfusu 400 bini aşan Batman, hizmete susamış.

Önümüzdeki dönem Belediye Başkanlığına her kim seçilirse seçilsin, siyaseti siyasetçilere, İl Başkanların ve Milletvekillerine bırakıp, herkesin belediye başkanı olmayı başarıp, ayırım gözetmeden hizmet vermesi gerekir.

İşte bu nedenle Batman’da iki önemli siyasi aktör olan HDP ve AK Parti Adaylarının bir karede olduğu fotoğraf, her açıdan olması gereken ve bence arzulanan tablodur.