İlkelerin, değerlerin ve vermek istediğin mesajlarının, insanın çevresi tarafından bilinmesi benim için çok önemli ve değerlidir.
Kamuoyunda böylesi bir konumum olduğunu bilmek, beni memnun ediyor.
En azından verdiğim çabaların boşa gitmediğini anlamış oluyorum.
Bu durum benim açımdan gittikçe daha belirgin bir hal alıyor.
Özellikle çevreci kimliğim ve hassasiyetlerimin bilinmesi ve toplumda karşılığını bulması daha çok anlamlıdır.
Çünkü bu sayede en azından artık doğadaki tavşanlarıma kimse dokunmuyor.
Doğadaki bütün tavşanlar için “tavşanlarım” dedim çünkü Hacı Fehim Bey, yaz aylarında kavunlarını yiyen tavşanları bana şikâyet edince öyle dedi.
Aslında kendisi ile son karşılaştığımda “Senin tavşanların ve sırtlanlarından şikâyetçiyim, onlar bir öğüt ver” deyince şaşırmıştım.
Meğerse yaz aylarında civardaki tavşan ve sırtlanlar onun bostanına girip, kavunlarını yiyorlarmış, benim de canlıların yaşam haklarına karşı duyarlılığımı bildiği için bana onları şikâyet ediyormuş.
Bu durum karşısında hem şaşırdım, hem sevindim.
Çünkü demek ki kendilerine zarar veren her canlıyı kıymıyorlar.
Bu, çok ama çok sevindirici bir gelişmeydi benim için.
Hem zaten yıllardır bunu savunup duruyoruz.
“Canlılara kıymayın, doğanın dengesi ile oynamayın” diyoruz.
Nitekim bu, toplumda karşılık buldu nasıl sevinmeyeyim?
Elbette sevineceğim.
Bu duyarlılık sayesinde nesillerin yok olma tehdidi altındaki canlılara insanlar kıymayacaklar artık.
Ne güzel bir gelişme değil mi?
Ama ne yazık ki hala biz çevrecileri anlamayanlar da var.
Onlara bir tavşanın bir sırtlanın ne kadar önemli olduğunu buradan tekrardan hatırlatmak istiyorum.
Aslında sadece tavşan ve sırtlan değil, her canlı, doğanın dengesi ve geleceği açısından önemlidir.
O yüzden canlıların ekosistem üzerindeki önemine değinmek daha doğru olur.
Canlı ve cansızların karşılıklı ilişkileri ile meydana gelen ve devamlılıkla oluşan doğal dengeye ekosistem denilmektedir.
İnsan eliyle oluşmamış, kendiliğinden meydana gelmiş olan çevreye kısaca eko sistem denilir.
Doğal yaşam, çeşitli dengeler üzerine kuruludur.
Bu denge içerisinde canlıların doğa üzerindeki en büyük etkisi olan insanın çevreyle oluşturduğu ilişki, en büyük dengelerden biridir.
Her bir canlı, eko sistemi zincirinin bir halkasıdır.
Bu halkalardan birinin eksilmesi ile dengede bozulur.
Nitekim git gide azalan canlı türlerinden ve doğanın kirlenmesinden dolayı da bu sene bariz şekilde his ettiğimiz iklim değişikliği, kuraklık gibi sorunlar baş göstermeye başladı.
Yani anlayacağınız bir canlının bostan ve tarladaki ürünlerden yemesine karşılık onların canına kıymak, doğanın dengesi ile oynamaktır.
Çünkü canlılar ile cansız çevre elementleri birbirleriye ilişki halindedir.
İkisi bir arada olunca doğal denge sağlanır.
Eko sistem dünyanın geleceği, canlıların geleceği ve besin döngüsünün sağlaması açısından hayati öneme sahiptir.
Anlayacağınız bu dünya bütün kâinat için yaratılmıştır, sadece insanlar için değildir, her canlının yaşam hakkı vardır. Bu yüzden de tavşanlar ve diğer canlılara kıymayınız lütfen.
