TAZİYE EVLERİNDEKİ İKRAMLAR

01-02-2019

Taziye evleri, her yönleri ile bu aralar Batman’ın gündeminde.

Konforlu ve gösterişli hallerini bir süre önce bu köşemde ele almıştım.

Emekli Akademisyen Burhan Zorluoğlu hocamızın da taziye yemeklerini gündeme getirmesi ile bu mesele iyiden iyiye toplumun farklı kesimlerinde tartışmaya başlandı.

Konu ile ilgili birçok kişi hem taziye evlerinin şatafatlı halini  hem de taziye evelerinde verilen yemeklerle ilgili görüş ve düşüncelerini benimle paylaştı.

Ayrıca Düşünce ve İnanç Özgürlüğü Platformu da taziye yemeklerinin kaldırılması için bir kampanya başlattı.

Kamuoyundaki tartışmalar, taziye evlerinin fiziki yapısından ziyade yemek meselesine odaklanmış.   

Ben de gündemde olan taziye yemekleri mevzusuna değinmek istiyorum.

Bana sorarsanız toplumda konuşulan mevzu önemli ancak sorun adlandırma ve içerik açısından tartışma, doğru bir zeminde yürütülmüyor.

Meselenin sadece öğlen ve akşam vakitlerinde ikram edilen yemek olarak ele alınması doğru değil.

Taziye evlerinde sunulan bütün ikramlar bir bütün olarak ele alınmaı ve değerlendirilmeli, bu yaklaşımla sorunun adı doğru konulmalıdır.

Çünkü taziye evlerinde sadece yemek ikramında bulunulmuyor, gelen konuklara su, çay, limonata, hurma, şeker gibi ikramlar da yapılıyor.

Taziye yemeklerine karşı çıkmadaki amaç, şayet israfı önleme ve taziye sahibinin mağduriyeti ise tüm ikramların da yemekle aynı kapsamda ele alınması gerekir.

Meseleye bu şekilde yaklaşılırsa o zaman  “taziye yemekleri“ değil “taziyelerde yapılan ikramlar” diye isimlendirilmesi gerekir.

Bu şekilde isimlendirilse eminim ki sorun daha doğru analiz edilerek, ne amaçlandığı daha doğru bir mantıkla kamuoyuna anlatılır.

Bu mantıkla düşünüldüğünde de taziye evlerinde ikramlar ve yemekler tümden kaldırılsın demek bir kere mümkün görünmüyor.

Bu, toplumumuzun gelenekleri, inançları açısından yanlış bir dayatma olur.

Çünkü taziye evlerindeki ikramlar sadece sevap olsun diye verilmiyor.

İhtiyaç derken özelikle uzaktan gelen misafirler, taziye sahipleri, taziye evindeki görevliler için yemek bir gereksinimdir.

Bir de tabi yemek saatinde taziye yerinde bulunup yemek ihtiyacı olanları da yemeğe davet etmek, nezaketen gereklidir.

Su, çay ve benzeri içecekler, ikram edilebilecek en pratik ve az masraflı ikramdır. 

Dolayısı ile taziye evlerindeki ikramlarda bütün bu gerçekleri gözeterek, söylenecek sözümüzü belirlemeliyiz.

Bu noktada bir söz söylenecekse toplumsal gerçeklerle de örtüşmesi gerekir.

Meseleye doğru temelde bakılırsa topluma verilecek mesaj da kamuoyunda daha çok ciddiye alınır.

Sadece ”taziye yemekleri kaldırılsın veya yasaklasın” denilirse, söylenecek sözlerin kamuoyunda hiçbir karşılığı olmaz.

Taziye evlerinde ikramlarla ilgili bana göre de ciddi manada bir israf var.

İhtiyaçtan daha çok gösteriş amaçlı bunu yapanlar da var.

Sırf bu yüzden de tümden ikramlar kaldırılsın demek doğru değildir.

Ne yazık ki sadece taziyelerde değil, yaşamın bütün sosyal alanlarında inanılmaz derecede bir israf söz konusu.

Özelikle düğün, nişan ve benzeri toplu organizasyonlarda da yemek ve içecek noktasında ciddi manada bir israf söz konusu.

Bu israf sadece ev sahipliği yapanların cebinde fazla para çıkmasına yol açmıyor, kaynakların tüketilmesi, oluşan artıklardan ötürü çevre kirliliği açısından da son derece önemli bir sorundur.

İslam dininde en büyük günahlardan biri de kuşkusuz ki israftır.

Meseleye bu gerçekler temelinde yaklaşırsak ancak o zaman kamuoyuna vermek istediğimiz mesele anlaşılır ve kabul görür diye düşünüyorum.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?