Her ramazan özellikle iş çıkışı iftara doğru şehrin en eski ve en canlı çarşı pazarı saydığım, Alo Tevşo, şeytan pazarı ya da Sere Tebla denilen bölgeye bütün susuzluk ve açlığımla yürür bir varsa kokusu ve rengi ile beni kuşatan bir meyve sebze alır eve dönerim.
Neredeyse aradığınız her şeyi bulabileceğiniz bir pazardır bahsettiğim yer.
Çok anlamasam da özellikle organik olduğunu düşündüğüm onca ürün ve kalabalığın içinde gezinirken hem çarşı pazarın nabzını tutar hem de vaktin nasıl geçtiğini unutur iftarın eşiğinde bulursunuz kendinizi.
Alo Tevşo’dan çıkıp da Sere Tebla bölgesine girince keşmekeş bir halde kilitlenen düğümlenen trafiği bir süre izledim.
Bir an düşünüp bugüne değin gezip gördüğüm illerde pazarın içinden geçen başka demiryolu var mı diye hatırlamaya çalıştım.
Yok hani öyle az gezen bir insan da değilim ki sen ne gezdin ki ne göresin diyesiniz.
Kendi çapımda çok yer gezip çok yer gördüm ama Batman’da gördüğümün benzerini görmedim.
Başka hangi ilde demiryolu bir pazarın tam ortasından geçer ki.
Hani bu biraz temel fıkralarına benziyor, hatta bilen bilir şöyle bir fıkra vardır;
Temel kamyonuyla yokuş aşağı inerken freni patlar ve kamyonu son sürat gitmeye başlar. Kamyon bir kavşağa gelir.
Temel bir de bakar ki sağ tarafta pazar kurulmuş yüzlerce insan, soluna bakar bir tane çocuk.
Temel pazara girip yüzlerce insanı öldüreceğine çocuğa çarpmayı tercih eder.
Ertesi gün gazeteler şöyle yazar.
TEMEL, KAMYONUYLA PAZAR YERİNE GİRDİ:20 ÖLÜ 50 YARALI
Temele sorarlar niye pazara daldın? Diğer yöne gitmedin? Temel cevap verir:
-Aslında pazara girmek yerine çocuğun üstüne kırdım direksiyonu. Çocuk pazar yerine kaçınca..
Demiryolunun artık pazarın ve şehrin içerisinden çıkarılması gerekiyor. Her sene hemzemin geçitlerde yaşanan kazalar ve artık barındırdığı risk ve tehditlerin ortadan kaldırılması adına daha modern ve yeterli bir istasyon için:
Demiryolu şehir dışına çıkarılsın.
ERKEN TEDBİR ŞART
Bakın bu sefer daha başlamadan tedbir almak adına hatırlatmak yetkilileri her zamankinden daha ciddiyetle bu konuya eğilmesini bekliyorum.
Anız terörünün başlamalarına daha 3 ay var, 3 y sonra umuyorum ki yine her yıl olduğu gibi “İnsan anız yakan bir hayvandır” diye başlık atmak ve yine sövüp saymak zorunda kalmam.
Bunun için ne yapmalı peki?
Tabi ki ilgili ve yetkili olduğu iddia edilen kurumlar, şimdiden anız yangınları işkencesi, dumanı ve zehrinin önünü almak için bir plan program yapmalı ve sorumluların en ağır cezalarla cezalandırılabilmesi için gerekli düzenlemelerin yapılması gerekir.
Ama yangınlar başlayıp da dumandan göz gözü görmediğinde değil. Yangınlar başlamadan, daha şimdiden bu işe el atılmalı.
