DAVRANIŞ BOZUKLUĞU

10-02-2016

Duymuşsunuzdur ‘’Normal Görünümlü Anormaller’’ istisnaları terazinin ayrı bir kefesine koyarsak çünkü adı üzerinde istisnalar istisnadırlar daima.
 Biz ana Temamıza dönelim. Normal görünümlü anormallere. Tedaviye muhtaç olan bu kategorinin üyeleri inanın anormal olduklarının kendileri bile farkında değiller. Normalmiş gibi içimizde geziyorlar hayatı onlarla dolu, dolu paylaşıyoruz.
 Ne zamana kadar? Nasıl fark ediliyorlar? Çözüm ne?
İşte bu önemli sorular hayati önem taşımakla birlikte Davranış bilimcilerce, psikolog ve psikiyatrlarca çözüm ve tedavi yöntemleri hayata geçirilmedikçe toplum infial yaşar. Duymak istemediğimiz ve görmek istemediğimiz negatiflerle baş başa kalırız. Basını yakından izleyenler, gündemi takip edenler sık, sık ve gittikçe artan miktarda şiddet olaylarını, cinayetleri yakıp yıkmaları şiddet olaylarını, cinayetleri yakıp yıkmaları gözlemlerler en yakın ve belirgin örneği eşinin ailesinden 9 kişiyi katleden genç adamın hikayesi. Hazin değil mi? Kayıp bir vakıa değil mi? Bu cinayetleri işlemeden önce sağlık durumu; ruh hali hakkında defalarca sinyal vermiştir vermesine anlayan kim? İlgilenen kim? Olanlar olunca fark edilmesi neyi değiştirebildi? O halde;
1-    ön yargılı davranmamalıyız
2-    olaylara, eylemlere ki bu olay ve eylem ya da olgu ne olursa olsun konuya tam anlamıyla odaklanıp enine boyuna anlayıncaya dek olumlu veya olumsuz kararlar vermemeliyiz.
3-    Genel hatlarıyla olsa da sosyal psikolojiye, insan psikolojisine, Toplum bilimine yabancı olmayıp araştırıp bilgi sahibi olmalıyız. Olmalıyız ki negatif olarak etkilenmeyelim.
4-    Eğitimin hakkıyla uygulanmadığı ancak formal eğitimden öteye geçmediği toplumlarda bu hoş olmayan ve tüyler ürpertici cinayetler, kaotik atmosferlere sık, sık rastlanır. Ülkemizde olduğu gibi benzer olayları sanayii ve teknolojinin yüksek boyutlarda olan Ülkelerde de yine bu ve buna benzer eylemlere şahit olmak mümkündür. ABD’de cinnet geçiren gençlerin okul baskınlarında toplu cinayetlerin işlendiği gibi. 
O halde çözüm ne? Bilim adamlarının buluş ve icatlarına rağmen bir veya birden fazla eksiklik var demektir.
Kişisel inancım şu ki ‘’Human’’ ‘’İnsan’’ halen biyokimya olarak ruhsal olarak, fiziksel ve beyinsel olarak tam anlamıyla tanımlanmış ve gizemlerini halen kozasında saklamaktadır. Bu konuyu beşeri olarak ele aldığım için böyle düşünüyor ve yazıyorum.
 Eğer inanç ve İslam penceresinden analiz edilmiş olsa işin hem sırrı çözülür. Ya da olayların akışı mecra değiştirerek bu hallere gelmez. Şimdilik bu konuyu erteliyorum zira ben tıbbi ve bilimsel çerçevenin dahilinde, satır başlarıyla azıcık da olsa sebep – sonuç ilişkileriyle değinmeye ve dikkatleri bu konuya sadece çekmeye çalıştım. İçerik olarak çok zengin olan bu Sosyal olgu en başından beri akademisyenler ile Devletin koordineli olarak iş birliği içinde çalışmaları gereken hayli kompleks ve karışık bir konudur.
Katili tutukla, Mahkemeye çıkart yargıla at içeri bence en kolayı bu ve çözüm bu değil olamaz da caydırıcı olabilseydi gittikçe artan bir grafik oluşturmazdı.
9 insan çok çabuk ve fark edilmeden rahatlıkla öldürülebiliyorsa bu nasıl bilim ve bilim adamları? Nasıl güvenlik? İnsan hayatı bu kadar ucuz olabiliyor mu? Düşünmeden geçemiyorum bu konuda sorulacak çok soru var yargılanacak çok merci var çareyi çaresizlikte bulup pas geçiyorum defalarca yazdım, çizdim kale alan olmadı olaylara hep siyasi bakılıyor ve siyasi değerlendiriliyor yapılacak bir şey yok. Üzülmekten başka.
Kalın sağlık ve sevgiyle siz saygın Batmanlılar ve SONSÖZ okurlarımız.
 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?