Batman Milli Eğitim Müdürlüğü, yılın en yoğun ve en curcunalı günlerini yaşıyor şu sıralar
Neden mi?
Çünkü TEOG puanı yetersiz olduğu gerekçesiyle Batman’da onlarca öğrenci, liselere yerleşemedi.
Nedir TEOG puanı? Namı diğer Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sınavı…
Liseye gitmek için gün sayan öğrencilerin girdiği bir sınav.
Bugüne kadar SBS, LGS, OKS gibi isimlerle de anılmışlığı var.
TEOG’dan alınan puana, okul puanı yani EYP’nin eklenmesi ile oluşan o zarafetli puanla
Özel Özel Öğretim Kurumlarına (Özel Fen Lisesi, Özel Anadolu Lisesi, Özel Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ve Temel Lise),
Örgün okullara (Fen Lisesi, Anadolu Lisesi, Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Anadolu İmam Hatip Lisesi), Mesleki Eğitim Merkezine
ve Açık Öğretim Liselerine yerleştiriliyor öğrenciler.
Peki, sözüm ona TEOG puanı yetersiz olan öğrenciler ne oluyor?
Sıkı durun…
Bu öğrenciler, hiçbir okula yerleştirilemiyor…
Ne özel okullara, ne de devletin okullarına.
Ne meslek okullarına ne de temel liselere…
Apaçık ortada kalıyorlar, anlayacağınız.
Şimdi o öğrencilerin mağduriyetini dinlemek, bulunabilirse çözüm üretmek için komisyon kurulmuş Milli Eğitim Müdürlüğünde.
Kaygılı veliler, suratı asık öğrencileri ile bu komisyona uğruyor.
Komisyon, bu öğrencileri kâh İmam Hatip Liselerine, kâh evlerinden sitil sene uzak (biraz mübalağa yapayım dedim) semtlerdeki okullara yönlendiriyor.
Ya gider okursun ya da…
Keyfin bilir.
İstersen okuma.
Ne olacak okumayan öğrenciler ya da açık liselere gitmeyi tercih edecek öğrenciler?
Kaderlerine terk edilecek…
Yolları hırsız ya da uyuşturucu satıcıları ile kesişecek, isyankârlığın dibine vuracak.
Biraz şanslı olanlar belki baba yerinde çıraklığa başlayacak…
17’sinde dağılacak komisyon.
Okullar, Pazartesi günü açılıyor.
Bu öğrencilerin akıbeti ise henüz belli değil.
Türkan’ca söylemek gerekirse: Allah’a emanetler…
İçinde bulundukları ruh halini düşünelim bir,
“Ben hiçbir işe yaramıyorum,
Hiçbir okul beni kabul etmiyor,
Tembelim, İşe yaramazım”
Hayır değiller.
Asıl işe yaramazlar,
Boy boy dikilen okul binalarına rağmen, öğrenci sayısına bakmaksızın okulların kontenjanını küçültenler,
İmam Hatip’lerin büyüyen kontenjanlarına öğrencileri mecbur kılmaya çalışanlar.
Öğrencilerin hayallerini değiştirmeye çalışanlar…
