Bugüne kadar “temenni”den öteye geçemeyen bayram beklentilerini bu defa gerçekleştirmenin tam zamanı…
Desem de inanmayın…
Zira bu bayram da ötekilerden farklı geçmeyecek.
Bu bayram da ötekilerden farklı şeyle getirmeyecek…
Yine savaşacağız, ölecek ve öldüreceğiz,
Yine birbirimizi yiyeceğiz, olduk olmadık sebeplerle.
Yine iş bulamayacağız,
Para kazanamayacağız,
Üniversiteli olamayacağız,
Sertifika koleksiyonu yapmamıza rağmen atanamayacağız,
Petrolspor’u sahipsiz bırakacak ve mağlubiyetini izlemeye devam edeceğiz,
Hastane hastane gezmeye devam edeceğiz,
Yakınlarımızı kaybedeceğiz…
Yoksul ailelere bir kez bakıp, bir daha bakmayacağız,
Fuhuşa sürüklenen çocuklarımıza, kulaklarımızı kapatacağız,
Uyuşturucu batağına adım adım sürüklenen gençlerimize görmezden geleceğiz,
Kadın tacizcilerini aramızda barındırmaya devam edeceğiz,
Hırsızlarla kol kola gezeceğiz,
Trafikte donup kalacağız, küfürleşeceğiz,
“İluh Deresini ıslah edin” diye bas bas bağıracağız,
Kentsel dönüşüm yapılmıyor diye hayıflanacağız,
Sokağımızdaki çöplere aval aval bakıp seyre duracağız,
Beklentilerimize bu bayram da cevap olmayacak, inanın bana…
Tıp Fakültesi isteyeceğiz ama olmayacak mesela,
Kente boy boy fabrikalar kurulacak sanacağız ama nafile…
Ağaçlar boy gösterecek, devasa ormanlık alanlar yeşerecek diye bekliyorsanız boşuna…
Bu kavga bitecek,
dağlar şenlenecek,
gökyüzü maviye dönecek,
sular deniz olup akacak diye hayal edenlerden iseniz, sizin adınıza üzgünüm, zira bu belki de hiçbir bayram gerçekleşmeyecek.
Yoksulların karnı doyacak,
Küçük esnafın yüzü gülecek,
Kentte bayram havası esecek diye beklenti içindeyseniz, tavsiyem bir an önce uyku moduna geçip, bu beklentinin geçmesini bekleyin.
Yani demem o ki, külliyen yalan!
Çünkü farklı bir bayram mümkün değil…
Moralinizi mi bozdum?
O halde rahat olun
Çünkü bunların hiçbirin farkında bile olmayacağız…
O halde, yine bol hayalli ve bol beklentili bayramlar...
