HAYAT PAHALILIĞI

02-02-2017

İçinde bulunduğumuz siyasi atmosfer itibariyle, korkak ve hain bir boksör edasıyla alçaklar hemen de kanayan kaşa çalışıp duruyorlar.

Bakın hayat pahalılığı ne hale geldi değerli okur?

Pazarlardaki fiyat artışı arttıkça artıyor yahut maniple ederek özellikle arttırıyorlar.

Oysa iktidar duruma el koyup müdahale edebilir.

Yanılmıyorsam Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da bu durumlardan yakınmıştı.

Ama yakınmak yetmiyor.

Kesin önlem almak ve gerekirse bu hain çıkarcılara, fiyatları manipüle edenlere ağır yaptırımlar uygulamak gerekmez mi?

Peki, uygulandı mı?

Hayır, uygulanmadı.

Neden?

Anlamış ve anlatabilecek durumda değilim.

Zaten dış güçler ülkemizi zor durumlara koymak, bunu başarabilmek için dövizden, ekonominin her tür parametrelerinden tutun teröre kadar ellerinden gelen her adiliği ve sinsi planları uyguluyorlar.

Bu gerçeği hepimiz biliyoruz.

Fazlasıyla farkındayız.

Bir şekilde bu durumu normal karşılayabiliriz çünkü dost değildirler.

Dost olmayanlardan da her nevi kötülük beklenir, beklememek zaaf olur.

Ama dâhilîde, bizlerin de ülkemizi, halkımızı zor duruma düşürecek ekonomik ve siyasi zararlar vermemiz, ekonomimizi zayıflatacak oyunları, hileleri, fiyat artışlarını suni olarak tetikleyip yükseltmeyi normal karşılamama.

Aksine dış güçlerden çok daha tehlikeli görürüm.

Kelimenin tam anlamıyla “vatan hainliği” diye nitelerim.

Bir düşünsenize bu negatif tutum ve davranışlar kimlere yarar?

Ve kimler etkilenir?

Bana kalırsa tam tersi yapılmalıydı.

Fiyat düşürme gerçekleşmeliydi.

Zira zor durumlardan geçiyoruz adeta sırattan.

Her durumda ümitsiz değilim inanıyorum ki ilgili siyasiler yani iktidar bu konuları da masaya yatırıp cerrahi müdahale yapacaktır.

Bu konularda AK Parti fazlasıyla deneyimlidir.

Çok badireler atlatmış, çok kara kışlar yaşamış bir siyasi harekettir.

Önümüzde bir referandum var.

Dilerim milli irade bu hayati önem taşıyan kararını enine boyuna irdeleyip düşünerek ve varsa eksi yönleri eksikliği bir çok anlamda analiz ederek kararını verir.Siyasilerin evet-hayır sloganlarının etkisinde kalmayıp sağ duyulu olarak oy’unu verir.Bilinmeli ki bazı seçimlerin yahut kararların geri dönüşü yoktur.

Elbette ki herkes ama herkes ve her kurum tüm siyasi şahsiyetler demokrasi gereği milli iradenin kararına saygı duyacaklardır.

Ötesi yok ama isterim ki gerçekten

Milli irade de saygı duyulacak bir karar versin velem ki o karar ne olursa olsun.

Kalın sağlık ve sevgiyle siz saygın Batmanlılar ve değerli Sonsöz okurlarımız…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?