Efendim Batmanda sorunlar bitmek bilmiyor.
Kent pislik kaynıyor. İnsanların duyarsızlığı beni çileden çıkarıyor.
Yazıyoruz, çiziyoruz, kızıyoruz, tepki gösteriyoruz lakin kurum amirlerinin keyifçiliğini ve rahata düşkünlüğünü bir türlü bozamıyoruz.
Dönen koltuklara sırtını dayayıp bir sağa bir sola dönen, mesai saatinin dolmasını bekleyen kurum müdürlerinden ve kent idarecilerinden gına geldi artık.
Tek kişilik protesto başlatabilir ve üzerinde “bu kurumda rahatına düşkün bir kurum amiri var” yazılı pankartları kurum binalarının kapısına asarak Batmanda bir ilki gerçekleştirebilirim haberiniz olsun.
Şimdi diyeceksiniz ki “neye kızdın yine?”
Ben kızmayayım da kim kızsın efendim.
İki hafta önce “Batmanda AMATEM kurulsun” başlıklı bir yazı yazmış, kentte uyuşturucu bağımlılığının önüne geçmek için habire toplantı yapan, içi doldurulamayan projeler çizip duran kentin idarecilerine “göreve davet” çağrısı yapmıştım.
Bırakın şu toplantıları da artık harekete geçin yahu.
Sizin sessizliğiniz ve tepkisizliğiniz, uyuşturucu batağına düşen çocuk ve genç sayısındaki artışı tetikliyor, sözde uyuşturucu bağımlılığının önüne geçmek için hazırladığınız proje ve yaptığınız toplantılar ise havada kalıyor görmüyor musunuz bunu?
Kentin en işlek caddesi Turgut Özal Bulvarında çekilen fotoğraf, (dünki sayımızda haber olarak yer almıştır) günlerce sosyal medyada dolaştı. (facebook ve twitterlerde sizler de rastlamışsınızdır mutlaka)
Elinde torbasıyla bali çeken bu genç ve onu görmezden gelerek sokakta yürüyüşüne devam eden bir topluluk var fotoğraf karesinde.
“Toplum nereye gidiyor” diye sormaktan bıktım, usandım yemin ederim.
Bu kentin polisi, bu manzarayı görmüyor mu?
Bu kentin Vali’si, Emniyet Müdürü, bu manzaraya bakarken kendilerine ders çıkarmıyorlar mı?
Vekilleri, STK’ları, kentin ileri gelenleri, işadamları, kendilerine hiç pay biçmiyorlar mı?
Bu manzaraya neden olan yoksulluk, zorunlu göç, eğitimsizlik, aile içi sorunlar, kavga ve kargaşalar, devletin siyasi politikası vs. vs. vs. anladık, anladık ta sorunun çözümü için kim ne yapıyor, hiçbir şey anlamadık.
Sözde Uyuşturucu Bağımlılığı İle Mücadele Komisyonu diye bir şey var kentte.
Neye yarıyor bu kurul?
Şimdiye kadar yaptığınız onlarca toplantıdan çıkan sonuç, bu fotoğraf mı?
Vali neyi bekliyor?
Emniyet Müdürü neyi bekliyor?
İçi doldurulmayan yazışmalar, toplantılar, kararlar, bu manzarayı yok etmeye yetmiyor, görmek istemiyorsunuz bu gerçekliği.
Tehlikeli bir gençlik yetişiyor efendim.
Nasıl bu kadar rahat olabiliyorsunuz aklım almıyor. Görev süresini doldurup, Batmandan gitmek için gün sayan kurum amirleriyle dolu her taraf.
İşte tam da bu yüzden kimse, elini taşın altına koymuyor, polisin yakaladığı uyuşturucu tacirleri yine sokakta kol geziyor, okul çevreleri yine esrar, eroin ve hap satıcılarıyla doluyor, inşaatlar, parklar, uyuşturucu içen çocuklar tarafından kullanılıyor.
Bu da yetmedi, Batmanın en işlek caddeleri yine uyuşturucu bağımlıları tarafından mesken tutulmaya çalışılıyor.
Maazallah, sokak ortasında bonzai’den veya uyuşturucudan ölenlerin haberlerini yapmak Batman’da da kaçınılmaz olacak bu gidişle…
Aklınızı başını alın efendim. Bırakın şu dönen koltukları da işlerinizin başına geçin artık. Sorumluluklarınızın bilincinde olun ve kentte giderek tehlikeli boyutlara ulaşan uyuşturucu bağımlılığı sorununa “dur” deyin artık.
Yahut bırakın o koltukları çekin gidin memleketlerinize.
Sözün özü, ya bu deveyi güdün ya da bu diyarı terk edin…
