Ramazan Ayını bitirip uzun süreli bir bayram geçirdik.
Dost, ahbap, arkadaş akraba derken elverdiğince bayram ziyaretleri yaptık.
Bayram ziyaretlerini gerçekleştirince Batman’ın sorunlarını tekrar gözlemleme fırsatını yakaladık.
Büyük ve modern bir şehirde olmaması gerekenleri müşahede ettik.
Batıda gezdiğimiz Konya, Kayseri, Çorum, Kütahya, Malatya v.s. şehirler ile karşılaştırılınca birçok sorunumuz olduğunu ve bunların giderek kronikleştiğini gördük.
Her şeyden önce gerek yaya gerek vasıta ile geçtiğimiz yollarımızın durumunun içler acısı durumda olduğunu ve her geçen gün daha kötüye gittiğini fark ettik.
Kenar semtten, merkeze tali yoldan anayola kimi az kimi çok her türlü yolun, caddenin ve sokağın çukur olduğunu ve buralardan geçmenin işkenceye dönüştüğünü gördük.
Çukur yolların, tümseklerin arabalara zarar vermesi, toz ve çöplerin sağlımıza zarar vermesini kimse önemsemiyor ve müdahale etmiyor.
Temizlikten nasibini almamış bir şehir olarak çöp konteynırlarının dışına çöplerin taşması, istisnasız her yol ve sokakta çer çöp birikmesi ve çöp sularının kaldırımlara yayılması artık kanıksanmış durumdadır.
Trafiğin ana artellerde sıkışması, araçların kurallara uymaması, yüksek gürültü ile motosiklet sürücülerinin trafiği ve çevredeki insanları rahatsız etmesi çözülmesi gereken başlıca trafik sorunlarımız olarak bilinmelidir.
Toplu taşıma araçlarının yetersiz olması, Belediye otobüslerinin azlığından dolayı şehir içi minibüslerinin tercih edilmesi, şehir içi minibüslerinin tıka basa yolcu bindirmesine yol açmaktadır.
Şehir içi minibüslerinin tıka basa yolcu bindirmesi, istedikleri yerde yolcu indirip bindirmeleri, aşırı hız yapmaları, klima açmamaları gibi birçok sorunu barındırmalarına karşın ne trafik ekipleri ne de Belediye bu sorunları çözme iradesini göstermemektedir.
Ana caddede, sokakta, çarşıda, pazarda isteyenin istediği şekilde araç park etmesi ve trafiğin tıkanmasına sebep olmalarına bir diyen olmayınca şehir bir felaketi andırmaktadır.
Ana güzergâhlarda üst geçitlerin yapılmaması, yapılanların yetersiz ve kalitesiz olması bat-çıkların fonksiyonlarını yerine getiremeyecek şekilde yapılması hatırlatmayı uygun gördüğümüz sorunlardan bazılarıdır.
Kanayan yara İluh Deresinin halen aynı şekilde sorun olarak durması ve çerçöp yuvası haline gelmesi, DSİ sulama kanalının su yerine çöp ile dolması ne çok sorunumuzun olduğunu göstermektedir.
Söyle, yaz, çiz ama nafile “dön baba dönelim, yine başa dönelim” misali aynı sorunları yaza yaza mürekkebimiz kurudu. Ama ortaya ne etkili ne de yetkili biri çıktı.
Kışta, yazda herkes her gün tatilde...
