Artık hiçbir şey eskisi gibi değil.
İnsanlar gerçeği görmeyi başladı.
Küresel emperyalizmin amacını, ne tür oyunlar oynandığını fark etmeye başladılar.
Ne tür provokasyonlar yapılırsa yapılsın, ne kadar bomba patlatılırsa patlatılsın ve ne çeşit intihar eylemleri gerçekleştirilirse gerçekleştirilsin oyun tutmaz, tezgâh kurulmaz oldu.
Önceleri küresel emperyalizmin kendi dışındaki toplumları istedikleri gibi yönetmeleri, birbirine kırdırtıp zayıf düşürmeleri ve bir takım piyonları kullanmaları da işe yaramaz oldu.
Atatürk Havalimanı bombalama eylemi, Beşiktaş’taki ve Kayseri’deki intihar eylemleri ve daha nicelerinin arkasında Batı Ülkelerinin ve ABD’nin olduğunu insanlar görmeye ve fark etmeye başladı.
Türkiye’nin bölge ülkeleri ile münasebetlerinin iyileşmesini istemeyenler Rusya Büyükelçisinin öldürülme olayını tezgâhladılar.
Türkiye’nin bölgede aktif rol oynamasını hele hele Rusya ile birlikte çözüm yollarına gitmesini hiç istememektedirler.
Onun için her türlü oyun ve tezgâh kurulmaktadır.
Bir şekilde Türkiye’yi zaptu rapt altına almak isteyenler Kürt-Türk O olmazsa Sünni-Alevi çatışmasını oluşturmak istediler.
Bunlar olmayınca ekonomik yönden kuşatma altına almak istediler.
Rusya ile son dönemlerde Türkiye’nin yakınlaşmasını hazmedemeyenler Türkiye’yi yine karıştırmaya çalışmaktadırlar.
Güya Rusya Elçisi Karlov öldürülünce Türkiye ile Rusya’nın arası bozulacaktı.
“Çekirge bir sıçrar, iki sıçrar...” misali Rusya uçağının düşürülmesi meselesine dönüştürdüler.
Ancak “Evdeki hesap çarşıya uymadı” aksine Rusya Türkiye’ye daha da yakınlaştı.
Bunu gören ABD, büyükelçisi John Bass vasıtası ile Televizyon kanallarında durumu düzeltmeye çalıştı.
Çalıştı çalışmasına ancak Türkiye eski Türkiye değil.
Türkiye, ABD’nin sözde müttefik özde fırsatını bulur bulmaz arkadan vuran rolünde olduğunu gayet iyi biliyor. Nereden mi biliyor?
Menderes’ten biliyor,1974 Kıbrıs harekâtından biliyor, çekiç güç olayından biliyor, PYD’yi Türkiye’ye karşı kullanmaktan biliyor, FETÖ’yü Türkiye’ye karşı kullanmaktan biliyor v.s.
Kısacası ABD kuruldu kurulalı Türkiye’ye karşı her türlü tezgâhı oyunu yapmakta beis görmüyor.
Yüze gülüp arkadan hançerliyor.
Zaten İsrail’in hizmetine amade bir ülkeden ne hayır çıkabilir ki?
İnsanların gözü Suriye olayları ile biraz daha fazla açıldı.
Halep’in harap hali, Suriye insanlarının aç ve sefil duruma düşmeleri, Batı’nın bir hayvana değer verdiği kadar Suriye halkına değer vermemesini de insanlar fark etti.
Allah korusun ülkemizin hali eğer fark etmezsek, eğer hissetmezsek, eğer söz etmezsek Suriye gibi olur.
O halde bizler farkında olmalı, acıyı hissetmeli ve oynanan oyunları bozmalıyız.
Zaten Hamdolsun bugün de insanların Batman’da, Diyarbakır’da, Bingöl’de ve yurdun diğer yerlerinde tek ses olup teröre karşı, tezgâha karşı, üzerimizde oynanan oyunlara karşı, geleceğimize karşı, çocuklarımıza karşı oynanan oyunlara karşı yekvücut olup dile gelmeleri Allah’ın izniyle kumpasların çöktüğünü müjdelemektedir.
