OYUN İÇİNDE OYUN

26-02-2016

Oyun içinde oyunlar oynanıyor ince, ince tesirleri ve tahribatları bil hare kendini gösterecek nitelikte sinsi ve çok kirli oyunlar. Anlayabilene aşk olsun.

MHP’de deprem ve artçıları devam ediyor son kararı yargı verecek. Merakla beklenen karar kimlere yarayacak? Kimleri üzecek? Beklemekteyiz. Dilerim Ülkemiz için hayırlara vesile olacak kararlar alınır. Kararlar verilir. Dönüşü olmayan bir yoldayız yol sarp ve dikenli, tuzaklarla dolu.

***

AK Parti hayatının ve varoluş sınavını veriyor.

İleri demokrasiye geçebilmenin kapı eşiğindeyiz bu kapı ülkeye ve millete uygun; uzun yıllara hitap edecek bir Anayasaya mutlak ihtiyaç var. O Anayasayı çıkartmak için el birliğiyle tüm siyasi partilerin kolektif ve Parti çıkarlarını değil de ülke çıkarları için masada olmaları gerekir. Gel gör ki masayı deviriyorlar niçin? Devrilen masa kimlere yarayacak?

Bu kirli, bu sinsi ve tahrip gücü hayli yüksek olan oyunu bozacak, Maskeleri düşürecek “Anti Oyun” a ihtiyaç var bu oyunu kim kuracak? Düzlüğe çıkabilmenin bir yolu yok mu? 

Oyun içinde oyun dememin nedeni hayalet oyuncular kol geziyor etrafta onlar hakkıyla bir tanınsa maskesiz net olarak. O zaman kendiliğinden bozulacak oyun ve kazanan Türkiye olacak, Halkımız olacak.

***

Çok düğümleri olan karma karışık bir oyun.

Nostalji yaparsak Rahmetli Necmettin Erbakan’a, Rahmetli Süleyman Demirel’e ve o dönemlerin siyasetçilerine ihtiyaç duyuluyor mu? Duyulmuyor mu? Şahsi fikrime göre onları mumla arayacağız gibime geliyor. 

Erbakan bu oyunu bozardı, Demirel’de bozardı en azından deşifre ederlerdi deşifre edilmiş bir oyuna karşı en azından gardımızı alabilecektik işte onları aramanın gerçek ve en önemli nedeni bu olsa gerek.

İş işten geçmeden, baharlar kışa dönüşmeden bu sinsi ve kirli oyunların bitmesini diliyor ve bekliyoruz. 

Allah bu millete ve ülkemize yardımcı olsun diye ancak dua edebiliyorum. 

İnanıyorum ki Çanakkale savaşı bile bu kadar sisli, puslu ve kirli değildi. Hiç olmazsa dost belli, düşman belliydi Çanakkale de hedef ve amaçlar biliniyordu ya şimdi?

Dost kim?

Düşman kim?

Amaç ne?

Hedef ne?

Gerçek anlamda bir bilen var mı?

En trajedi komik haliyle oyuna bakıldığında, iktidar da oynanan oyunu  tam olarak bilmiyor, muhalefet de. Kamu oyunun olaylara ve gelişmelere hakim olabildiğini hiç sanmıyorum. 

“Gecenin en karanlık anı, şafağın sökmeye yakın olduğu andır.” diyen Halide Edip Adıvar’ı hatırlamamak mümkün mü? Bu oyunların ve hayalet oyuncuların oynatıldığı zamanlarda ile mekanlarda diye düşünüyorum.

Kalın sağlık ve sevgiyle siz saygın Batmanlılar, ve SONSÖZ okurlarımız.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?