Malum zamlar almış başını gidiyor.
Bu arada “arı kovanına çomağı sokan sokana…”
Birilerinin bilinçli bir şekilde fiyatları yükselttiğini duymayan kalmadı. Hani derler ya “Sağır sultan bile duydu.” Bizim ki de aynı mesele...
Asıl mesele “Erdoğan’ı devirmek” olduktan sonra herkes üzerine düşeni yapmaya çalışıyor. En büyük devletlerden en küçük ferde kadar…
Hiçbir konuda birlik sağlanmadı Sayın Erdoğanı devirmek için sağlanan birlik kadar...
Geçenlerde başımıza gelen bir olaydan bahsedeceğim. Tabi ki esnafla ilgili…
Kazak örmek için birkaç yumağa ihtiyacımız var. Her zaman ki iplik aldığımız dükkâna girdim. Birkaç gün önce almış olduğum yumaktan birkaç yumak daha almak istedim. Daha ben fiyatlarla ilgili bir şey demeden dükkân sahibi “fiyatlar çok arttı.” diyerek fiyatların eskisi gibi olmadığını belirtti.
Bende “Tamamartan ne ise parasını veririm.” dedim. Bu seferde kaça almıştın? Diyerek sordu.
Ben: “Onsekiz TL ye almıştım. Şimdi 20 TL olsun.” Dedim. Esnaf “yok yok…” dedi. “Çok daha fazla oldu.” diyerek diretmeye devam etti. “
Neden? Diye sorduğumda “Erdoğanonun zammı,Erdoğanonun” diyerek kendini haklı çıkarmaya çalışırken hedefi de göstermiş oluyordu.
“Tamam, ben üç yumak istiyorum ne kadar ise parasını vereyim” deyince biraz düşünüp “üç yumak 65 TL” diyerek ederinin üzerinde bir fiyat söyledi.
Ben, fiyatı yüksek görmeme rağmen tartışma uzamasın diye parayı çıkarırken benim vurdum duymazlığım esnafı tatmin etmemiş olacak ki “Yok, yok” dedi. “Üç yumak 75 TL.” diyerek kaşla göz arasında 56 liralıkyumağı75 TL çıkarıverdi.
Bu seferde ben rahatsız olmuştum. Esnafa bakıp “Fiyatın 75 TL olması önemli değil ama sizin kaşla göz arasında 56 TL lik malı 75 TL’ye çıkarmanız hiçte hoş değil..” deyince adam bu sefer istediğini elde etmişçesine pişkin pişkin “Zammı ben yapmıyorum ki. Erdoğano yapıyor, Erdoğano… Hep onun suçu” diyerek kabahatini Sayın Erdoğanayüklemeye çalıştı.
Demek ki ittifakın içerisinde kendi de payının olduğundan emin olmuştu. Kendi yaptığı hadsizliği yüzü bile kızarmadan Sayın Erdoğana yüklemişti.
Ben “Kusura bakmayın sizden almayacağım.” Diyerek dükkândan çıkarken arkamdan;“Erdoğano yapıyor Erdoğano… Her şey onun suçu” diyerek bağırmaya devam ediyordu.
Başka bir dükkândan75 TL çektiği yumakları 51 TL ye aldım. Bir başka deyişle önce aldım. Önceki fiyatında altına aldım. Demek ki asıl zammı yalnız ddevlet yapmıyor, birileri de bildiğini okuyordu.
Anlayacağımız o kiiplik yumağına herhangi bir zam gelmemişti ama Esnaf;kendi işgüzarlığı ile zam varmış gibi göstermek ve Sayın Erdoğandan nefret ettirmek üzerine bir mantık kurmuştu. Bu hiçte hoş bir mücadele tarzı değildi. Ama bazılarının defterinde “Hedefe varmak için her yol mubahtır.” İlkesi yer alıyordu. Oysa hedefe ancak mübah yollarla varılmalıydı.
Ne yazık ki bizlerin hali ve pürmelali bu maalesef…
Rabbim hepimize basiret versin.
Devlet; toplum için daha bir düzenlemeye gitmeden köşe başlarını tutanfırsatçılar hemen gereğini yerine getiriveriyorlar.
Eeee ne de olsa “Üzüm üzüme baka baka kararıyor.”
Eskiden esnaf komşu esnafısiftahyapmadan malını müşteriye satmazdı.
Yine aynı şekilde Esnaf, malını ederinin üzerinden satan çırağa, sattığı adamı buldurup parasını iade ettirmeyinceye kadar tüm çarşıyı dolaştırıyordu.
Şimdi ise başta en büyük marketler olmak üzere “malları nasıl pahalıya satarız.” oyunu içindeler.
Nereden nereye….
Sanki Erdoğano gitse her taraf güllük gülistanlık olacak. Bilmiyorlar ki bu ülke hepimizin. Bu ülkenin bir taşı zarar görse en önce bu ülkeye ve topluma zararı verenler zarar görecek…
Mesele Sayın Erdoğanı göndermek olsa sorun değil… Ama mesele daha büyük…
Asıl mesele ülkenin bağımsızlığı ve özgürlüğü…
Tabi ki bizlere de ülkemiz için büyük bir seferberlikdüşüyor.
Bizlerin yeri ve safımız her şeye rağmen ülkemizin özgürlüğü ve bağımsızlığı için olacaktır.
Vesselam…